Yeni yıl yeni umutlarla gelirken herkese kutlu olsun, herkes mutlu olsun isterim.
Antalyaspor sevgisini taşıyanlar da yeni yıla mutlu ve umutlu girenlerden. Nasıl olmasınlar ki?
Sezon başında kimsenin öngörmediği şekilde tavan yaptılar.
Yalan söyleyecek halimiz yok, sezon başında bana soranlara; “Elazığ ve Akhisar kesin düşer, üçüncü takım olmamak için yarışacak 5 takımdan biri de Antalyaspor olur” yanıtını veriyordum.
Belki benim kadar aşağıları düşünmemiş olsalar da eminim ki ve bunu zaman zaman kendileri de söylüyor ki, takımın bizzat içindekiler de bu başarıyı beklemediklerini itiraf ediyor.
Antalyaspor’un yeni futbolcularla, yeni stadıyla, taraftarla yönetim ve teknik heyet arasında yaşanan gerginlikle, kim böyle bir başarı yakalayacağını bilebilirdi ki?
Bugün gelinen nokta, maç eksiğiyle lig liderinden 3 puan uzaklıkta sadece. Futbolda olmayacak şey yoktur. 7 farklı kazanılan maç liderlik koltuğuna bile oturtur Antalyaspor’u. Bu süper ihtimal. Kötü ihtimal, kazanır, lideri averajla takip eder. Daha kötüsü berabere kalır, ilk yarıyı ikinci bitirir, en kötüsü yenilir ilk yarıyı üçüncü kapatır.
İlginç değil mi? İlk yarı sonu için Antalyaspor adına en kötü alternatif lig üçüncülüğü.
Taraftarların bir kısmı ‘Şampiyonluk’ telaffuzunda bulunmayan Akıncıoğlu ve Özdilek’i eleştiriyor. Başkan ve hocanın bulundukları mevki, akıllarına gelen her şeyi rahatlıkla söyleyebilecekleri bir mevki değil.
2 ay önce istifa diye bağırılan kişilerin ‘Neden şampiyonluk hedefi belirlemiyor’ diye eleştirilmesi de yılın çelişkisidir bana göre.
Bir kısım, ‘Taraftarı ve takımı neden motive edemiyorlar’ diye düşünebilir ama bir kısmı da ‘Şampiyonluk hedefi belirlensin, olamayınca acımasızca eleştirilsin’ mantığıyla hareket ediyor.
İşlerin daha doğru yapılabilmesi adına muhalefetin iktidardan daha güçlü olması gerektiğine inananlardanım. Ancak muhalefet, ‘Her şeyde açık arayıp sallama’ sanatı olmamalıdır.
Antalyaspor’un şampiyonluk iddiasında olmadığını ben de söyleyebilirim. Elbette bu öngörüm sezon başındaki gibi doğru da çıkmayabilir ama bazı gerçekleri de göz ardı edemeyiz.
İki kulvarda yarışan Antalyaspor’un mevcut kadrosunda 23 futbolcu var. 3’ü kaleci. 20 futbolcuyla yapılacak rotasyondan ne kadar verim alınabilir? Rotasyon dar tutulursa futbolcular ne kadar dayanabilir?
Bu takımdan çok büyük başarılar beklemek ne kadar doğru?
Devre arasında takıma direkt katkı verebilecek oyuncular alınırsa, farklı şeyler yazabiliriz ama bugünkü durum yukarıda özetlediğim gibi.
Mevcut şartlarla büyük beklentiler büyük hayal kırıklıkları getirir.
Avrupa Kupaları’na katılma başarısı gösteren bir Antalyaspor, bana göre çok başarılı bir sezon geçirmiş sayılır.
Biz yine de maç maç bakalım, kazanılan, beraberlik alınan maçlardan sonra nerede olabiliyoruz görelim.
Ancak bundan sonraki yıllarda yükselen bu çıtanın üzerinden sıçramak da bugün işbaşında olanların görevidir.
Bugün için yapılacak en önemli iş, hedefi planlı belirlemektir.