2012 yılının nisan ayında yapılan CHP Kemer Kongresi, partide bütün taşları yerinden oynatmıştı..
O toplantıda Büyükşehir Başkanı Mustafa Akaydın, CHP’yi şoka uğratmıştı..
Hatırlayın; Büyükşehir Belediyesi’ne alınan işçilerle ilgili şu sözleri söylemişti:
“Belediyemin içinde mevcut sayıda partili var, işçi var..
Üç yıl boyunca belediyeye yüzde 40 oranında işçi yerleştirdim..
Ama, bunlar parti referansıyla yerleşmiştir..”
…
Bir kamu kurumunda “kadrolaşma” ve “işe yandaş yerleştirme” daha nasıl anlatılır?
Büyükşehir Başkanlığına yeniden seçilen Menderes Türel, bu “kadrolaşmayı” ilk basın toplantısında rakamlar vererek açıklamıştı..
4.100 kişi ile devrettiği belediyede personel sayısı 5 yılda iki kattan fazla artmış, 8.642’ye yükseltilmiş..
5 yılda fazladan yani “usulsüz” olarak alınan personele ödenen maaşın toplamı 470 milyon lira..
…
Büyükşehir Belediyesi’nin Akaydın ve CHP tarafından “yandaşı memnun etme yeri” olarak kullandığı böylece ortaya çıkmış oldu..
Bitmedi..
Bir de “Engelli Rehabilitasyon Merkezi” var..
…
Dün Ak Parti’li vekil Gökçen Özdoğan Enç’in basın toplantısında verdiği bilgilere göre..
Merkezde 85 personel çalıştırılıyor..
Farklı niteliklerde 25 kiralık aracın kullanılıyor ve bunlara normalden fazla ücret ödeniyor..
Çalıştırılan çok sayıda personel ve kiralanan taşıtlara karşın 500 kapasiteli Merkez’de eğitim alan öğrenci sayısı sadece 163..
Bu öğrencilerin hepsi de haftada 2 gün 45’er dakika eğitim alıyor..
Merkez’de “tam gün eğitim” alan öğrenci sayısı sadece 8..
İş atölyeleri kurulmamış, iş alanlarının hiçbiri faaliyette değil..
Sadece hobi atölyeleri var ve bunlara devam eden öğrenci sayısı da 30 civarında..
“O zaman bu kadar personel burada ne yaptı” diye soran Enç diyor ki:
“Çok sayıda personel çalıştırılarak ve araç kira bedelleri şişirilerek, belediye (dolayısıyla kamu) zarara uğratılmıştır..”
…
Enç, bu Merkez’in de bir “arpalık” haline getirildiğini böylece “belgeleriyle” ortaya koydu..
Ve..
2 Haziran’da, “Engelli Merkezi değil Hanım’ın Çiftliği” başlığıyla yazdığım yazı da, Enç’in yaptığı “belgeli” açıklama ile doğrulanmış oldu..
Tıpkı Büyükşehir Belediyesi gibi, Engelli Merkezi de Akaydın, eşi ve CHP tarafından “yandaşı memnun etme yeri” olarak kullanılmış..
…
2 Haziran’daki yazımda belirttiğim şu noktayı bir kez daha hatırlamakta yarar var:
“Merkez’i, Mustafa Akaydın’ın eşi Günseli Akaydın’ın yönettiği ‘Engelli Bireyler Derneği’ işletiyor..
10 yıllığına işletme hakkı derneğe verilmiş..
Dernek, Merkez’den elde edilen geliri kendisi alıyor..
Ama Merkez’in bütün harcamalarını Antalya Büyükşehir Belediyesi yapıyor..
Dernek sadece, ‘dernek yoluyla gelen birkaç öğretmenin’ maaşını ödüyor o kadar..
Bu öğretmenler de, aslında ‘engelli öğretmeni’ değil..
Emekli olmuş, CHP’ye yakın, akraba-arkadaş..
Oysa..
Üniversitelerde engelli bireyler için özel eğitim öğretmenleri yetişiyor..
Merkez’de de bu öğretmenlerden olması gerekiyor..
Merkez’de bu nitelikte bir tane bile ‘öğretmen’ yok..
Çalışma sistemi tam bir kaos içinde..
Müdür sayısı o kadar fazla ki..
Kim hangi görevde, kim nereden sorumlu belli değil..
Çalışanların ve Merkez’in sorunlarını ‘adamına göre’ değerlendiriyor..”
…
Avrupa’nın en kapsamlı engelli merkezlerinden birini Antalya’ya kazandıran Türel, yeniden seçildikten sonra ilk iş buraya el attı..
Ya Merkez’i işleten derneğe el çektirilecek, ya da Türel’in şartlarında işletmeyi kabul edecek..
Merkez “kurumsal” bir yapıya kavuşturulup “iyi yönetilmesi” sağlanacak..
Öğretmenlerin, “engelliler için özel eğitim almış” kişilerden olması sağlanacak..
Merkez, iyi bir işletme sistemi ile “kendi masrafını karşılar” hale getirilecek..
Ve
Merkez “çiftlik-arpalık- yandaşı memnun etme yeri” olmaktan kurtarılacak..
Böylece Merkez, “amacına uygun hale” gelmiş olacak..
…
Bütün bunları görünce içim titriyor..
Ya Akaydın bir daha seçilse ve 5 yıl daha Başkan olsaydı?
Düşünüyorum da; Antalya ucuz kurtulmuş..