Önceki gün “esnaf” bir arkadaşımla, dün de Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere ile sohbet ettik biraz..
Arkadaşım, “abi piyasa çok sıkıntıda” dedi..
Ve devam etti:
“Bankalar esnafa kredi vermemek için bin dereden su getiriyor, bu da esnafı çok zorluyor..”
Adlıhan Dere’yle bunu paylaştığımda, olayı doğruladı..
Ardından şunu söyledi:
“Evet, maalesef bankalar böyle bir uygulama yapıyor.. Bunu birçok esnaf arkadaşım da aktardı bana..”
…
KOMPLO TEORİSİ DEĞİL BU
Şu ara bankalara dikkat edin..
Herkesi arayıp, “gelin size kredi verelim” diyerek bahaneleri ortadan kaldırıyorlardı..
Şimdi de, özellikle küçük esnafa “kredi vermemek” için bin tane bahane buluyorlar..
Ev ve araba kredisi veriyor, ama “nakit kredi”yi onaylamıyorlar..
“Peki niye böyle bir uygulama başlattılar” diye sormadan edemiyorsunuz..
Araştırıyorsunuz..
Ve bakın karşınıza ne çıkıyor;
Küresel sermaye (buna üst akıl da diyebilirsiniz), “C Planı”nı devreye sokmuş durumda..
Nedir C planı?
1- “Türkiye’de piyasayı zora sokmak, halkı bununla bezdirmek ve nihayetinde hükümete olan halk desteğini azaltmak..”
2- Piyasayı zora sokamazsa, “kriz” söylemleriyle algı operasyonu yaparak insanlara geçim korkusu yaşatarak amaçlarına ulaşmak..
Çünkü, “ekonomik krizlerin nedeni yüzde 90 oranında psikolojiktir”..
Ve bu anlattıklarım bir “komplo teorisi” değildir, bilesiniz..
…
“İŞADAMI DERNEĞİ” DEVREDE
Bunu biraz açalım isterseniz..
Hatırlayın..
“15 Temmuz Kalkışması” başarılı olamayınca, önce B planlarını devreye soktular..
Halkı ayrıştırıp birbirine kırdırmak, polis ve askeri hedef alan bombalı eylemler yapmak, büyük badire atlatan ülkeyi kan gölüne çevirerek Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti iktidarını itibarsızlaştırmak için harekete geçtiler..
Bunun için de sürekli olarak özellikle CHP Genel Başkanı’nı devreye sokuyor, “kışkırtıcı söylemlerle” amaçlarına ulaşmaya çalışıyorlar..
Aylar geçti..
Bombalama ve “ayrıştırma” eylemleri aynen devam ediyor..
Ama, bunda da istedikleri sonuca ulaşamadılar..
Ve..
Yapılan bütün araştırmalarda Erdoğan ile Ak Parti’ye halk desteğinin daha da arttığını gördüler..
Bunun üzerine..
O üst akıl, Türkiye’deki temsilcileri olan “işadamı derneği” aracılığıyla işte bu “C Planı”nı uygulamaya soktu..
Biliyorsunuz, finans sektörünün büyük bir çoğunluğu yabancı ortaklarla birlikte bu “işadamı derneği” üyelerinin kontrolü altında..
Parayı isterse veriyor, istemezse vermiyor..
…
ÇEVRENİZE DİKKATLİCE BAKIN
Peki, amaçlarına ulaşabilirler mi?
Yani..
Türkiye’de piyasayı daraltarak, sıkıntıya hatta krize sokarak, Erdoğan ve iktidar partisine olan halk desteğini kırabilirler mi?
Bu noktada, başınızı kaldırıp şöyle etrafınıza dikkatlice bakmanızı istiyorum..
1- Araç alım-satımları tam gaz devam ediyor, yollara her gün yüzlerce araç ekleniyor..
2- Çarşıda, pazarda, AVM’lerde alışverişler ve “eğlenceler” eskiden nasılsa öyle devam ediyor..
3- Yenileşen akıllı telefonlar satışa çıktığı gün tükeniyor..
Piyasada “sıkıntı-kriz” olsa, bunlar olabilir mi sizce?
Piyasalarda kriz/sıkıntı olsa, yollardaki araçların yarısı trafiğe çıkamaz, alışverişler ve eğlence sektörü bir haftada dibe vurur..
“Böyle bir durum” görüyor musunuz?
Bence C planları da işe yaramayacak..
Çünkü, bunlar “Türk”ü hala tanıyamamışlar..
…
AH ŞU “BAY PİYASALAR”
Bu arada..
Şu “piyasa”yla ilgili de kısa bir bilgi vereyim..
Siyasette, diplomaside en ufak bir dalgalanma haberi, hemen “piyasalar”ı etkiliyor..
“Piyasalar sert tepki verdi, çalkalandı, sakinleşti, coştu, azdı, koştu, şaştı..”
Nedir, kimdir bu “piyasalar”?
Kod adı “piyasalar” olan bu illüzyonun altında çok bildik bir gerçek var aslında: “Sermaye”..
Hem de “bir avuç sermaye”..
Onlarda para, insanlarda da para açlığı olunca..
Kendilerini “dünyanın efendisi” olarak görüyor ve öyle de davranıyorlar..
Yerseniz..
…
Hepinize iyi hafta sonları diliyorum..