Akdeniz Manşet Gazetesi olarak Antalya’daki belediye başkanlarıyla bir röportaj dizisi başlattık.
Gazetemizin etkin köşe yazarlarından Yunus Erdoğan öncülüğünde hazırlıyoruz bu röportajları. İlkini Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ile gerçekleştirdik. Bu röportajı geçtiğimiz hafta içi yayımladık.
İkinci röportajımızı ise Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ile yaptık. En kısa sürede yaptığımız bu söyleşiyi okuma fırsatı bulacaksınız.
Ümit Uysal ile gerçekleştirdiğimiz sohbeti okuyanlar temel belediyecilikten çok sosyal belediyecilik üzerine sorular sorulduğunu görmüştür. Tartışma yaratacak sorulardan da özellikle uzak duruyoruz. Zira Türkiye son dönemlerde siyasi tartışmalar nedeniyle çok şey kaybetti. Müthiş bir ayrışma, kutuplaşma yaşanıyor. Halkın sinir uçlarına dokunmak yerine, ne yaptıklarına, ne yapacaklarına bakıyoruz. Dolayısıyla Hakan Tütüncü başkana da bu yönde sorularımız oldu. O da hayata geçirdiği projelerini anlattı, yakın zamanda yapmak istediklerini sıraladı.
Açık konuşmak gerekirse başkan Uysal da, Tütüncü de bu hassasiyetimize katkı koyacak şekilde davrandılar. Yapıcı ve tamamen halkın çıkarlarını ön planda tutan ifadeler kullandılar açıklamalarında. Bu da toplumda bir rahatlama sağlayacaktır diye düşünüyorum.
Sırada Döşemealtı Belediye Başkanı Turgay Genç, Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin ve tabi Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel var. Bu başkanlarımıza da polemik yaratacak, kamuoyunu gereksiz yere meşgul edecek sorular sormayacağız. Bu yönde beklentisi olanları şimdiden uyarmak istiyorum.
Yazımı bağlarken gerçekleştirdiğimiz iki röportajda dikkatimi çeken bir konuya değinmek istiyorum. CHP’li Ümit Uysal da AK Parti’li Hakan Tütüncü de avukat. Bu nedenle ne konuşacaklarını, ne söyleyeceklerini çok iyi tartıp aktarıyorlar. Bir kere son derece kibarlar. Yoğun iş temposu içerisinde çok okuyup araştırdıklarını anlayabiliyorsunuz. Yapıcı ve birleştirici bir dil kullanıyorlar. Temel belediyecilikten ziyade sosyal belediyecilik üzerine kafa yoruyorlar. Çünkü halka dokunmanın, onlarla bire bir ilgilenmenin, sorunlarına çözüm bulmanın hizmetlerin en kutsalı olduğunun farkındalar. Dolayısıyla çok büyük proje üretmek yerine gönüllerde yer edinmek istiyorlar. Bunun için çalıştıklarını net olarak görüyoruz. Ve bu da bizi mutlu ediyor.