Biliyorsunuz..
CHP, hükümetin 15 Temmuz Kalkışması’nın ardından “Olağanüstü Hal” nedeniyle uygulamaya soktuğu Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) için Anayasa Mahkemesi’nde iptal davası açmıştı..
AYM, CHP’nin bu talebini geçtiğimiz günlerde reddetti..
Gerekçe olarak da şöyle dedi:
“Anayasa’nın 148. Maddesi, ‘Ancak, olağanüstü hallerde, sıkıyönetim ve savaş hallerinde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla, Anayasa Mahkemesinde dava açılamaz’ denir, bu nedenle OHAL KHK’lerini iptal etmeye benim yetkim yok..”
…
CHP’NİN 60 YILLIK TAKTİĞİ
AYM’nin bu kararının ardından, “tarafsız ve adil olması gereken” hukukçular, özellikle sosyal medyada “kışkırtıcı” çıkışlar yapmaya başladı..
AYM’den umudu kesince, büyük bir “algı operasyonu” ile iktidara yükleniyorlar..
Amaçları; demokratik yollardan iktidara gelmeyi beceremeyen CHP’yi, iktidarı yıpratarak, itibarsızlaştırarak ve halkı sokağa dökerek, hatta bir darbe yaptırarak “iktidar yapmak”..
60 yıldır oy aranı yüzde 25’lerden yukarı çıkmayan CHP, hep bu taktiği kullandı..
Dönün geçmişe..
1960 ihtilali ile Demokrat Parti, 1972 muhtırası ile Adalet Partisi, 1980 ihtilali ile MC hükümetleri, 28 Şubat ayarı ile Anavatan Partisi-Doğruyol Partisi iktidardan indirildi, yerlerine hep “CHP veya CHP kökenli partiler/kişiler” getirildi..
Şimdi de değişmeden “aynı kafa” ile gidiyorlar..
Halk onları iktidar yapmayınca, yüzde 25 oy oranıyla yüzde 100’ü yönetebilmenin yollarını “halkı sokağa dökerek” yapmaya çalışıyorlar..
Önceki gün Kemal Kılıçdaroğlu da, bu taktiği devreye sokmak için halka “direnin” çağrısı yapmadı mı?
Akılcı olması gereken hukukçular da aynı yolda yürüyor..
…
ŞU KIŞKIRTMAYA DİKKAT
Siyasetçileri bir yerde anlıyorum da..
Şu “tarafsız, hukuka bağlı olması gereken hukukçulara” ne oluyor?
Bakın şimdi..
Mülkiye'nin insan hakları ve idare hukuku hocası Kerem Altıparmak, AYM’nin “OHAL KHK’lerini iptal edemem” demesinin ardından şöyle bir yazı yazmış:
“AYM dün itibarıyla sadece OHAL KHK’lerini denetleyemeyeceğini belirtmiş olmadı, Anayasasız bir döneme girdiğimizi ilan etti..
Evet artık AYM sayesinde Türkiye’nin -en azından OHAL süresince- bir Anayasası yok..
Ama şöyle de düşünülebilir; eğer OHAL süresince Anayasa yoksa, hükümet her sıkıştığı durumda OHAL ilan edebileceği ve bu da denetlenmediğine göre aslında olağan dönemde de artık Anayasa’nın olmadığını söyleyebiliriz..”
“Olağanüstü haller” yaşadığımız şu günlerde, “kışkırtmayı” görüyor musunuz?
…
BARO BAŞKANI SORMUŞ
Antalya Barosu avukatlarından Hasan Elal da, Kerem Altıparmak’ın bu yorumunu kaynak göstererek dün Facebook’ta şöyle bir yazı paylaşmış:
“Baro Başkanımız Sayın Av. Polat Balkan soruyor, cevapları görelim...
Anayasa Mahkemesi, 668 ve 669 sayılı OHAL KHK'larının bazı kurallarının iptal edilmesi istemlerini, yetkisizlik nedeniyle reddetti.
AYM’nin gösterdiği gerekçe karşısında bazı sorulara yanıt verilmelidir;
Çıkarılacak bir OHAL KHK'sıyla Anayasanın tamamı ya da değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez hükümleri ya da Anayasa Mahkemesi’ni var eden hükümleri ortadan kaldırılırsa, yargısal denetim yapılmayacak mıdır?
Bir başka söyleyişle, bu gerekçe karşısında Anayasa bile ortadan kaldırılabilir mi?”
…
Hasan Elal, aslında soru sormuyor, milletin kafasına “şüphe” sokmaya çalışıyor..
“Bakın bu hükümet KHK’lerle Anayasa’yı yok edip diktatörlük getirmeye çalışıyor” demeye getirip, tıpkı Kılıçdaroğlu gibi, kışkırtıyor..
TV programlarına çıkıp ateşli konuşmalar yapan Baro başkanları ile diğer hukukçuların çoğunluğu da “aynı tavrı” sergiliyor..
…
37 YILDIR NEREDEYDİNİZ?
Hukukçularımıza bazı sorularım olacak..
Sözü edilen Anayasa, 1980 ihtilalinin “askeri Anayasası”..
CHP buna “Darbe Anayasası, mutlaka değişmeli” diyor ve “sivil bir Anayasa” istemiyor muydu?
Sözde diyor ve istiyor..
Ama, bakıyorsunuz “değiştirilsin, yerine sivil bir Anayasa yapılsın” diye çırpınan sadece Ak Parti iktidarı..
Hukukçuların hemen hepsi, “bu Anayasa değişmeli” diyor..
Ama CHP de, HDP de, hukukçuların çoğu da “Ak Parti iktidarı ile bir değişim” istemiyor..
Diyelim ki; AYM ve iktidar tarafından bu Anayasa yok edilmeye çalışılıyor..
Bundan en çok CHP’lilerin ve siz hukukçuların memnun olması gerekmez mi?
“Değiştirilmeye çalışılan bu Anayasa” üzerinden halkı kışkırtmakla ve iktidarı itibarsızlaştırmaya çalışmakla kendinizle çelişkiye düşmüş olmuyor musunuz?
İktidar partisi Anayasa’ya uygun hareket ediyor diye, onları niye suçluyorsunuz?
Böyle bir tavır siz hukukçulara yakışıyor mu?
Karşı olduğunuz şey hangisi?
Bu Anayasa’nın değıiştirilmeye çalışılması mı, yeni Anayasa’nın hazırlanmasında Ak Parti’nin olması mı, yoksa bizzat Recep Tayyip Erdoğan mı?
…
HUKUKÇULARA SORUYORUM
Şuna bir cevap verin artık;
1- Bu Anayasa böylece kalsın mı, değişsin mi?
2- 37 yıldır aklınız neredeydi, siz neredeydiniz?
3- Kışkırtıcılık yapmaktan rahatsızlık duymuyor musunuz?
