İki gün sonra CHP’li üyeler, milletvekili adaylarını belirlemek için “sandık başına” gidecek..
96 aday adayı için büyük bir heyecan bu..
Aynı zamanda 13 adayı belirleyecek CHP’li üyeler için de büyük heyecan..
Biliyorsunuz; heyecan, çoğu kez insana bildiklerini unutturur..
İkilemlere düşürür ve yanlışlar yaptırır..
Bu nedenle..
Bugün CHP’lileri, “heyecan yapmaktan çok, sükunet içinde kimi aday yapacakları konusunda akılcı olmaya” çağırmak istiyorum..
Daha doğrusu; “kimleri aday yapmamaları gerektiği” konusunda uyarmak istiyorum..
…
Önce, “CHP’de yapılacak ÖNSEÇİM ne anlama geliyor” buna bir açıklık getirelim..
Bunu CHP’lilerle sık sık tartışıyoruz..
Çoğu CHP’li aday adayı da benimle aynı fikirde..
Bu önseçim;
Kimine göre, “CHP’nin, dolayısıyla Kemal Kılıçdaroğlu’nun demokrasiye verdiği önemi” gösteriyor..
Kimine göre de, “anketleri iyi izleyen CHP üst yönetimi ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun, seçimlerdeki başarısızlıktan kendilerini sıyırma operasyonu”..
Hangisini kabul edecekleri CHP’lilere kalmış..
…
Ben burada “kim aday yapılmamalı” konusunda bazı tarifler yapacağım..
Hatta bu tarifleri, yine CHP’lilerin sözleriyle vereceğim..
Partili üyeler de, “güçlü bir CHP” için umarım bunları dikkate alırlar..
…
CHP’li Ahmet Başkaya’ya kulak verelim..
“Başı her sıkıştığında çok kolay yalan söyleyen Mustafa Akaydın, kin kusmaya ve yalan söylemeye devam ediyor..
Ön seçim öncesi partililerinden oy istemeye yüzü olmayan Akaydın daha önce yaptığı gibi yine kin ve garaz söylemlerle taraftar toplamaya çalışıyor..
Televizyon televizyon gezip, partililerinin aleyhinde en olmadık hakaret ve yalanlarını söylemedi mi?
Gazeteleri televizyonları gezip, CHP’li meclis üyeleri için, ‘ben onların yüzüne bakacağıma gidip çiflikteki ineklerin yüzüne bakarım demedi mi?”
2-3 gün önce aynı kişi hakkında CHP’li eski meclis üyesi Mustafa Karaman da “aynı doğrultuda” sözler söyledi..
Ve çok önemli bir uyarıda bulundu:
“Mustafa Akaydın, Büyükşehir’deki yanlış işlerinin hesabını vermemek için milletvekili zırhını istiyor..”
Başka söze gerek var mı?
Sanırım “aday yapılmaması gerekenlerden biri” Mustafa Akaydın’mış..
…
CHP’nin Antalya İl eski Başkanı Devrim Kök de, partililerden en az Akaydın kadar tepki alan bir isim..
- Eski genel başkanları Deniz Baykal’a karşı Akaydın’la birlikte takındığı “ortak tavır”..
- Parti teşkilatında uzlaşma sağlayamaması..
- Seçimlerde krizi yönetememesi ve böylece “Büyükşehir’in kaybedilmesi”..
- Aday belirleme konusunda parti camiasına karşı defalarca “yalan söylemesi”..
- Hakkında çıkan “rüşvet” söylentileri..
Hepsini topladığınızda..
“Aday yapılmaması gerekenlerden biri” de Devrim Kök olarak çıkıyor ortaya..
…
Bir başka tip daha..
CHP’liler, “kadına şiddet” konusunda çok duyarlı olduklarını söylüyorlar..
Ama, geçen dönem “kadına şiddet sabıkalısı” birini milletvekili yaptılar..
Diyelim ki, “geçen seçimde hata yaptılar”..
Aynı kişi yine “aday”lık yarışının içinde..
Bu defa o kişi, 14 kişinin içinde yer alacak mı, çok merak ediyorum..
…
Özetle..
CHP’liler iktidara yürümek istiyorlarsa..
En azından bir “iktidar alternatifi” olmak istiyorlarsa..
TBMM’ye gönderecekleri milletvekili adaylarını ince eleyip sık dokumaları gerekiyor..
Yukarıda örneğini anlattığım türdeki aday adaylarına asla itibar etmemeliler..
Bu tür kişilerin partiye zarar verdiğini anlamalılar..
Benden söylemesi..
“Heyecan”a kapılıp, yanlış tercihler yapmayın..
Karar CHP’li üyelerin, kolay gelsin..