Siyasete daldık, “ötesini” unuttuk sanmayın..
Örneğin, Akaydın..
“İyi ki seçim geldi, milletin kafası siyasetteyken şu Halkkart’ı aradan çıkaralım” falan demesin..
Halkkart, öyle “aradan çıkarılacak” bir konu değil..
Milletin sırtına yükleneceksin..
Başkalarının parasıyla biri siyasi çıkar sağlayacak, öbürü şirketini yoktan var edecek..
Yok öyle şey..
Genel seçim geçer, yerel seçim gelir..
Ama..
Bu Halkkart daima kamuoyunun önüne gelir, -belki- hesabı da sorulur..
…
Konu Antalya halkını çok yakından ilgilendiriyor..
Savcılarımız bakacaksa, savcılar..
Mali polis bakacaksa, mali polisler..
Vergi Dairesi veya Defterdarlık bakacaksa, Vergi Dairesi veya Defterdarlık..
Olmazsa devletin müfettişleri..
Bu “Halkkart” olayını en başından incelemeli, ilgili belediye ile yapımcı şirket hakkında da gerekeni yapmalıdır..
…
İddia o ki..
Halkkart’ın yüklenici firması A-Kent, 50 bin lira sermaye ile kurulan bir şirket..
Sermayesi 50 bin lira, yüklendiği iş 15 milyon lira olunca..
“Rant” şüphesi önce buradan başlıyor..
“Adamın parası olsa, 50 bin lira sermaye ile mi şirket kurar” diyenler çok..
Öte yandan..
“15 milyonluk işi, 50 bin lira sermayeli şirkete hangi kafa verdi” diyenler daha da fazla..
Ama..
Şirket kurulmuş, iş de verilmiş..
Bunun mantığı mutlaka sorgulanmalıdır..
…
Geçelim..
Halkkart millete “ücretsiz” verilecekti..
Yapılan açıklamalar, verilen sözler böyleydi..
Gördük ki..
Halkkart için milletten (381 bin kişiden) 8’er lira alındı..
Ne etti?
3 milyon 50 bin lira..
Hem de..
“Fişsiz, makbuzsuz” olarak..
Satılan ikili-beşli biletleri de bu “fişsiz-makbuzsuz” gelire dahil edin..
Fişsiz ve makbuzsuz yapılan her türlü parasal işlem bir “suç” ise..
Bugüne kadar, bunu ilgili merciler niye sormadı, hala da niye sormuyor, bunu anlayamadım..
Öte yandan.
Bunun adına “faizsiz kredi” denir..
Bankalardan almaya kalksa 1.5 trilyon lira faiz öder..
“Milletin sırtından kazanılan böyle rant” dünyanın neresinde var söyler misiniz..
Bu da herhalde sorgulanacaktır..
…
Geçelim..
Halkkart ihaleye çıkarken, iş bitimi için 16 haftalık süre verilmişti..
İhaleyi alan da veren de, “işi süresinden önce bitireceğiz” diye açıklama yaptı..
Yani..
İş 19 Şubat’ta her şeyiyle bitirilecek ve tam tekmil hizmete sokulacaktı..
Süresinden önce de, sonra da bitirilemedi..
“Olur böyle şeyler” dedik, bekledik..
Bugün “işin teslimi” tarihinin üzerinden 60 ay daha geçti..
Hala sistem tam olarak çalışmıyor..
Bunun hesabı sorulmayacak mı?

…
Geçelim..
Şirketin kasasında en az “kart depozitosu ve kartlara yapılan yüklemelerden” dolayı yaklaşık 4.5- 5 milyon lira para olması lazım..
Bu para vatandaşın parası..
Belediye (yani Akaydın) bu paranın bekçisi durumunda..
Belediye..
Bu paranın karşılığının veya teminatının eksiksiz olarak var olduğundan emin olmak zorunda..
Aksi takdirde milletin parasıyla bu şirketin kurulmadığını, bu yatırımın yapılmadığını söyleyemez..
Sanırım bu da sorgulanacaktır..
…
Özetle..
“Halkkart” uygulaması ile milletin paralarını birileri “fütursuzca” kullanıyor..
Fişsiz ve makbuzsuz işlemler nedeniyle..
Devlet de vergisi alamadığı için zarara uğratılıyor..
…
Siyasi açıdan bakalım..
Birileri birine “ulan” derken, önce dönüp kendi tarafına bir bakacak..
Unutmayın..
Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner..