Bildiğiniz gibi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ydü.  Gün ile ilgili birçok etkinlik düzenlendiği gibi birçok polemik de yaşandı.  İyi anlamda bir şeyler söylemek isteyenler gibi günün hassasiyetinden dolayı yanlış anlaşıldı. 

Aslında, ben eşitlikçi taraftayım ve haliyle sorguladığım bazı fikirler var. Mesela düşünüyorum yalnızken diyorum ki neden kadınlar günü diye bir gün var? Günün çıkış nedenini hepimiz biliyoruz, bu anlamda elbette ki çok değerli ancak, keşke eşitlik anlayışı var olsaydı da böyle bir güne ihtiyaç duyulmasaydı.

Neden hala kadınlara şiddeti konuşur durumdayız? Neden hala kadınlar arasında şöyle kadın değerli böyle kadın değersiz gibi kıyaslamalar yapılıyor? Ya da neden kadının cinselliği konuşuluyor? Veya neden kadının kırılgan olduğuna dair reklam filmleri çekiliyor? Bana göre kadın pozitif anlamda yüceltilmeye çalışılırken yine ayrımcılığa uğruyor.

Kültür açısından bile değerlendirilirken, insan olmanın gerektirdikleri üstünden değil de kültürün kadın erkeğe yansımasını konuşuyoruz.  Kadın aldatamazmış da erkeğin aldatması normalmiş çünkü kadın bunu kaldırabilirmiş erkek üzülür ve gurur yaparmış.

Yani konu ne olursa olsun ayrımcılık devam ediyor. Eskiye oranla daha az görüyor olabiliriz fakat hala tam anlamıyla bitmiyor. Yanlış stratejiler uygulanıyor diye düşünüyorum. İşte bunlar hiç olmasa!

İnsanları deniz gibi bir bütün düşünüyorum. Cinsiyetsiz ve kimliksiz hatta. Hiçbir ayrıcalık ve yakıştırma, etiketleme yapmadan. Elbette ki o denizin içinde milyonlarca çeşit balık var ama deniz denizdir. Balıkların renkliliği ayırır mı denizi başka denizden? Kullanıma kapatır mıyız bir denizi diğerinden daha soğuk diye? Dalgalı olması kötü kılar mı diğerlerinden?

Bizler sonsuz bir deniziz, bitip tükenmeyen. Dünde olan yarın da olacak. Dönem dönem dalgalanır dönem dönem duruluruz.  Hem bin bir güzellik hem yüzlerce sır biriktiririz. Hem herkese açığız hem hazır olmayanı yutarız. İhtiyacı olana huzuruz.

Fizyolojik farklılıkları ve iki farklı çiftin birbirine olan ihtiyacını koyun bir kenara (bu çeşitlilik demek çünkü) aynı haklara sahip olmalıyız. Aynı yerde büyüyoruz. Aynı duyguları hissediyoruz benzer olaylarda. Benzer tepkiler veriyoruz. Benzer olaylar yaşıyoruz.

Bu sebepledir ki kadın haklarını korumak için kadını üstün kılacak pozitif ayrımcılık yapmayalım. Amacımız eşitlik ise eşit olmamızı sağlayacak adımlar atalım.