A Milli Takım’da yaşanan teknik ekip değişikliği sonrasında Katar Dünya Şampiyonası’na katılma umudu yeniden yeşerdi. Türkiye Futbol Federasyonu tarafından milli takımlar koordinatörlüğü için Hamit Altıntop’a tam yetki verildi. Böylesine büyük bir sorumlulukta olağanüstü karar sonucu yabancı teknik direktör Stefan Kuntz ile anlaşmaya varıldı. Türk futbolunu yakından bilen, aynı zamanda Alman milli takımına oyuncu yetiştiren bir hoca farklı ama doğru bir hamle oldu. Kuntz göreve gelir gelmez oyuncuların takımdaki rolleri de bir anda değişti. Çünkü milli takımda ilk on birde oynayan oyuncuların çoğunluğu Avrupa liglerinde kulüplerde oynuyordu. Avrupa’da harikalar yaratan fakat milli takımlarda vasatın üzerine çıkamayan bu yıldız oyuncuların üzerinde yepyeni sistemle birlikte yavaş yavaş taşlar yerine oturdu. Özellikle gelecek vadeden oyuncuların direkt takımda yer bulmasıyla birlikte takımın saha içindeki direnci arttı. Keza savunma anlayışında hâlâ bazı sorunlar yaşansa da genel anlamda iyiye doğru gidişat ziyadesiyle hissediliyor. Teknik direktör Kuntz’un oyun planı oyuncuların bütünüyle oyuna konsantre olmasına dayanıyor. Çünkü milli takımlarda zaman zaman kopmalar yaşandığı görülüyor ve ağır sonuçları oluyordu. Dolayısıyla bunun yerine sürekli boşluk arayan, hücum kovalayan bir takım oluştu. Özellikle bazı ısrar edilen tercihlerin değişimiyle birlikte dinamik bir yapı oluştu.
Teknik direktör Kuntz göreve geldiğinden beri milli takım mağlup olmadı. Takımı daha iyi yerlere taşıyabilecek yeteri kadar zamanı olmamasına rağmen farkındalık oluşturdu ve Katar biletini rötara taşıdı. Şimdi play-off için muhtemel rakibi bekliyoruz ama çekindiğimiz rakipler de ihtimal dahilinde göz kırpıyor. Katar hedefi için artık güçlü güçsüz yok, bugünden sonra 3 takımın içinde yer alabilmek için saha içinde terinin son damlasına aklı başında savaşanlar yer alacaktır. Dolayısıyla son beş maçta yapılan basit hatalara direkt önlem alınması gerekiyor. Savunma hattında başıboşluk 2. ve 3. bölgeye kadar taşındı ama rakibin uzun topları ve süratli oyunu karşısında yeni aksiyonlar alınması gerekiyor. Bu sebeple defansif anlamda arzulanan olgunluğa erişildiği takdirde milli takımların Katar yolculuğu rötar da olsa gerçekleşir. Nitekim teknik direktörün de kafasını anlamsız sorularla bulandırmamak gerekiyor. Burada tercihler ve seçimler yapılırken bir takım veya kulüp oyuncusunu kayırmak yerine form ve performans düzeyi dikkate alındığı gerçeğine göre hareket edilmelidir. Eğer bu yaşanmasaydı şimdiye kadar havlu atılmıştı. Daha iyi bir takım olmak için biraz sabır ve izlemek gerekiyor.
Sporla kalın.