Karayolları Trafik Kanunu değişikliği ile uygulamaya konulan yeni trafik cezaları, trafikte kurallara uymayan sürücülerin canını fazlasıyla yakacak gibi gözüküyor. Trafikte artık hata yapan sürücü için hatasını pahalıya ödeme dönemi. Bir başka açıdan ise hazineye büyük bir kaynak.
Trafik cezalarının artırılması ülkemizde maalesef hem hazineye gelir sağlamak hem de trafik kurallarına uymayanlara karşı çözüm üretemediğimizden çareyi cezaları artırmakta buluyoruz. Doğru bir uygulama mıdır? Mutlaka doğruluk payı yüksek. Çünkü bizim insanımız kurallara uymayı bir yaşam tarzı, eğitim ve karakter olarak görmüyor.
Kurallara uyuyoruz çünkü yaptırımından korkuyoruz. Mobese kamerasının olduğu yerde kırmızı ışıkta geçmiyoruz. Ama mobese yoksa kim takar kırmızıyı. Emniyet kemerimizi takmıyoruz ama polisi görünce elimiz hemen emniyet kemerine gidiyor.
Trafik bir kültür ve yaşam şeklidir. İnsanlara saygılı olan trafik kurallarına uyar. Trafik aynı zamanda bir medeniyet göstergesidir. İleri toplumlarla geri kalmış toplumlar arasındaki farkı anlamak isterseniz o ülkelerin trafiğine bakmanız yeterlidir.
Trafik kültürünün oluşturulmasında eğitimin önemi büyük. Küçük yaştan başlamak üzere bu kültürün oluşturulması gerekir. Eğitimin yanında toplumun her kesiminin kamu spotları ile bilgilendirilmesi ve uyarılması da yerinde olacaktır.
7’den 77’ye eğitimin olmadığı, trafik kültürünün oluşturulmadığı yerde cezaların artırılması kısmi çözüm olsa da kalıcı olmasını beklemek hayalcilik olacaktır.
Trafik saygıdır. Kurallara ceza yemek korkusuyla değil uymamız gerektiği bilinci ile uymalıyız.
Trafik Canavarına geçit vermeyelim.
Av. İbrahim GÜLLÜ
TBM-Tüketici Başvuru Merkezi Genel Başkanı