Demokrasinin ve laikliğin yılmaz(!) savunucusundan ne beklersiniz?
“Demokrat” yani “temel hak ve hürriyetlerde eşitlikçi” olmasını..
Ama..
CHP, garip bir parti..
Savunduğu fikir ya da uygulamaları, önce kendisi uygulamıyor..
“Emir-komuta zinciri”ni elinden hiç bırakmıyor..
…
Örneklerini anlatıyorum..
…
CHP MYK, pazartesi günü 6 saati aşkın süren toplantısında aday adaylarını daha yakından tanımak amacıyla mülakat yapılmasını istemişti..
MYK’dan kulislere bu yönde bilgi yansımıştı..
Bunun üzerine..
Aday adayları, “ön seçim yok, kendimizi üyelerimize anlatamadık, bari mülakatta yöneticilerimizin bizi tanımasını ve anlamasını sağlayalım” diye ümitlendi..
Ama, kuşkuları vardı..
Çünkü..
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve partinin ikinci güçlü ismi Gürsel Tekin, daha önce yaptığı bir açıklamada, bunun tam tersi görüş bildirmişti..
Hatta..
Tekin, AKP’nin yaptığı mülakatın da doğru olmadığını savunmuştu..
Ve..
“CHP’den beklenen” oldu..
“Aday adaylarıyla yapılacak mülakat” askıya alındı..
Sebep?
CHP üst yönetimine göre
1- Zaman kısıtlıydı..
2- Mülakatı yapacak kişiler bu konuda hazırlıksızdı..
Aday adaylarının ümitleri “Kemal’e erip” gitmişti..
Ancak..
Bazı illerde, bazı aday adayları arasında “kırılamayacak” kişiler vardı..
Sadece onlar için, “mülakata” başvurulabileceği iddia ediliyor..
Gerçekleşir mi, yoksa onu da emir-komuta zinciri mi belirler, göreceğiz..
…
Bir başka örnek..
…
Dün sevgili Murat Çiçek, “Baykal’a kalsaydı Antalya’da ön seçim olurdu, bunu genel merkez istemedi” diye yazmış..
Murat altın kalplidir..
Yaşadığı kentin insanını daima savunur..
Ama..
Geçmiş yılları galiba unutmuş..
Türkiye’de bir “CHP zihniyeti” gerçeği var..
İsmet İnönü’nün yarattığı bu “askeri, statükocu, devletçi, hizipçi” zihniyete, Bülent Ecevit dahil kimse karşı duramadı..
Bu zihniyet çok adam eritti..
Baykal, bunun son kurbanlarından sadece biri..
Deniz Baykal Genel Başkan olduğu dönemde bile, partinin içinde bir “genel başkan” olamadı..
Tıpkı, bugün Kemal Kılıçdaroğlu’nun olamadığı gibi..
CHP’de asıl yetkililer ortalarda pek görünmezler..
Ve..
Söylediklerinin kesinlikle yerine gelmesini isterler..
Dediklerini yapmayan gider..
Yani..
“Deniz Baykal olsaydı Antalya’da ön seçim olurdu, olmadıysa bunun suçlusu o değildir” gibi sözler pek bir şey ifade etmiyor..
Demokrat olmayan bir partiden, demokrat bir tavır beklemek abes olmaz mı?
Baykal da olsa, Kılıçdaroğlu da olsa fark etmez..
…
Peki bu gerçeği CHP’liler bilmiyor mu?
Bilenler ve bilmesi gerekenler biliyor..
Ama..
“Siyasi çıkar” uğruna..
Bu gerçeği anlatmak yerine “oy avcılığı” yapmak işlerine geliyor..
Gelişmeleri takip edin..
Anlattıklarıma hak vereceksiniz..