Muhalefet partileri seçimden sonra kendi içine döndü. Öz eleştiriler, değişim rüzgârları, kulisler, ince hesaplar derken seçimin üzerinden aylar geçti.  

Muhalefet haliyle tam randımanlı ülke gündemine adapte olamadı. Bu iş biraz daha uzar ise belediye başkanlığı seçimlerinde, başta İstanbul olmak üzere çok sayıda büyükşehrin tekrar Ak Parti’ye döneceği kuvvetle muhtemeldir..  

CHP’de değişim denince ilk akla gelen genel başkanlık koltuğu. Bunun için zemin hazırlayanlar her geçen gün artıyor. Başarısızlıkla suçlanan Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na karşı adeta bir savaş başlatılmış durumda. Parti yönetimi ise değişimi daha farklı bir şekilde ele alarak komple sistemin değişmesinden yana görüş belirtiyor. Yaklaşık iki aydır ana muhalefet partisinin tek işi bu. 

Deyim yerindeyse, seçmen oy verdiği partiyi adeta unutmuş durumda.. 

Değişim hesapları yapan Saadet ve Gelecek partileri 10’ar vekil ile Meclis’te grup oluşturdular. CHP’nin listelerinden seçime girerek grup kurma hakkı elde eden iki parti yeni yasama döneminde tek parti gibi hareket edecek. 

Değişimin en renklisi ise İYİ Parti’de yaşanacak. Genel Başkan Meral Akşener’in İstanbul’dan Ankara’ya taşınma kararı sembolik de olsa motivasyon olarak yorumlanıyor. Ancak bu kadar basit değil. 

Kısaca, 14 ve 28 Mayıs tarihlerinde yapılan seçimler muhalefetin tekrar şekillenmesine neden oldu. Bu değişimler partilileri tatmin etmiş midir bilinmez.. 

Saadet Partisi ve Gelecek Partisi’nin grup oluşturması ne anlam taşıyacak, kime ne faydası olacak hep birlikte bakacağız. CHP listelerinden seçilip sonra, ‘hakkımızla kazandık’ diyerek 6’lı masa ittifakını unutan muhalefet partileri kimin ekmeğine yağ sürmeye hazırlanıyor,  yerel seçim sonuçlarında bu sorunun cevabını da bulacağız. 

Buraya kadar bahsettiğimiz değişim tamamen, partilerin kendi iç hesaplaşmasıyla alakalıydı. Buradan ülke menfaatine faydalı bir rüzgar çıkacak gibi durmuyor.. 

Çünkü başta CHP olmak üzere tüm partilerde çıkar grupları var. Şahsi menfaatler doğrultusunda yapılan hesaplar Bağdat’tan dönmeye hazır gibi duruyor. 

Muhalefet partileri oyalanmaya devam ederse, hafızalarımızda kalan iki söz tekrar gündeme gelecek. “Adam kazandı”, “Atı alan Üsküdar’ı geçti..”  

Ak Parti için, “böyle değişimlere can kurban”..