Büyükşehir Başkanı Mustafa Akaydın, “çalışmalarımız sürekli bir yerde kilitleniyor” diyor..
Bu konuda da eski Başkan Menderes Türel’i suçluyor..
“Bu kilitlenmenin arkasında O var” diyor..
…
Oynamaya gönlü olmayan kişi ne yapar?
“Yerim dar” der..
Bahane yaratacak ya..
Kendini oynamaktan kurtaracak ya..
Duyan da, “adam çok farklı biri, öyle bir oynayacak ki, bu kadar yer dar geliyor demek ki” diye düşünür..
…
3 yıl oldu..
Akaydın, “insan odaklı” diye tanımladığı “festival, eğlence ve spor”un dışında ne yaptı, söyler misiniz?
Kendi “Seçim Kitapçığı”ndan bir-iki tanesini aktarayım size..
BİR..
“Antalya, 'güneş' gibi bedava enerjiye sahip..
Bu enerji artık boşa gitmeyecek..
Isınma, soğutma, aydınlatma, ulaşım gibi temel enerji gereksinimi güneşten sağlanacak..
Elektrik faturası tarihe karışacak..
Güneşkent projesiyle evler ve iş yerleri enerji üretecek..
Dileyen fazla enerjisini satıp para kazanacak..”
İKİ..
“Muhtaçlara doğrudan yardım edeceğiz..
Bedava elektrik, bedava yiyecek ve giyecek sağlayacağız..
Hiç okula gitmemiş bile olsa 10 bin ev hanımına, günde 4 saat çalışacakları sigortalı meslekler kazandıracağız..”
…
Şimdi..
Akaydın imkan sağladı da evlerle işyerlerinin enerji üretmesini Türel mi engelledi?
Enerjiyi Türel mi boşa harcıyor?
Bedava elektrik, bedava yiyecek-giyecek sağladı da, bunların vatandaşa ulaşmasını Türel mi engelledi?
Güneşin önünü Türel mi kapattı?
10 bin ev hanımına her gün 4 saat çalışacakları sigortalı meslek kazandırılmasını Türel mi önledi?
Ulaşım master planı yaptı da bunu Türel mi yok etti?
Toplu ulaşım ve Halkkart kaosunu Türel mi yarattı?
29 Ağustos 2011’de “çok önemli bir iş yapıyormuş gibi” lanse edilen kent içi toplu ulaşım planının işlememesinin suçlusu Türel mi?
Her yıl ortalama 30 bin civarında aracın dahil olduğu Antalya’da..
Kent içi ulaşım sisteminin her geçen gün daha çok tıkanmasının ve bunlara (yol-kavşak-tünel gibi) alternatif yaratılmamasının, kilitlerin açılmamasının suçlusu Türel mi?
…
Bunlar gibi..
Türel’le uzaktan yakından hiç ilgisi olmayan ve Akaydın’ın bir türlü beceremediği “kentin olmazsa olmaz hizmetleri”yle ilgili daha çok şey sayarım..
Ama..
Olan-biteni Antalya gördü ve halen de görüyor zaten..
…
Öte yandan..
Eğer “Antalya için hizmet” söz konusu ise..
Bu kentin Başkanı, gerektiğinde elbette yalvaracak..
Türel çok kapı aşındırdı..
Türel çok yalvar-yakar oldu..
Ama..
Bunlardan hiç gocunmadı, şikayet etmedi..
Aksine..
“Antalya için, gereken ne ise onu yaptım, yine yaparım” dedi hep..
Bu bir “özgüven” ifadesidir..
Kompleks içinde olanlar ve beceriksizler ise..
Sadece sitem eder, şikayet eder, bahane arar..
…
Şurası bir gerçek ki..
Menderes Türel, Antalya’da “hizmet çıtası”nı çok yükseklere taşımıştır..
Seçilen Mustafa Akaydın, bu çıtayı geçmek zorundadır..
Çünkü..
Antalyalılar, bunu vaadettiği için seçmiştir..
Ama..
3 yıl geçti ve öyle görünüyor ki..
Akaydın buna “kılıf” bulmaya çalışıyor..