Herkes cebini düşünür
Tarih 30 Mayıs 2013. Beş yıldır Antalyaspor A.Ş Yönetim Kurulu Başkanlığını yürütmekte olan Hasan Akıncıoğlu, 14 Haziran’da yapılacak Kırmızı-Beyazlı ekibin Genel Kurulu’nda aday olmayacağını açıkladı.
Tarih 31 Mayıs 2013. Beş sezondur Antalyaspor A.Ş’nin teknik direktörlüğünü yapan Mehmet Özdilek, “Akıncıoğlu yoksa ben de yokum. Önümüzdeki sezon takımda görev almayacağım” dedi.
Tarih 1 Haziran 2013. Üç yıldır Kırmızı-Beyazlı ekibin alt yapı koordinatörlüğü görevini yürüten, dış transfer ile ilgili futbolcu izleme komitesinin tek sorumlusu konumunda bulunan Sedat Karabük, Antalyaspor’dan ayrıldığını kamuoyuna duyurdu.
Beş yıllık süreçte, doğup, büyüyüp, servetine servet kattığı Antalya kentinin futbol takımının başkanlığı gibi önemli bir görevi üstlenip, bu süreçte Kırmızı-Beyazlı ekibe özellikle ekonomik açıdan önemli mesafeler aldıran Akıncıoğlu’nun, “Yokum” açıklamasını yaptığı zaman, Antalyaspor açısından en uygunsuz zamandı.
Beş sezon Kırmızı-Beyazlı ekipte görev yapıp, servetine servet katıp.,
En az 3 trilyona yakın parayı Antalya kentinde kazanan Mehmet Özdilek, fırsatını bulduğu ilk anda, “Ben de yokum” demesi ve arkasına bile bakmadan gidecek olması gayet doğal bir durum. Zira kendisi bu ülkedeki yüzlerce teknik adamların yüzde 90’nı gibi tüccar zihniyet taşıyor.
Sedat Karabük’ü Özdilek Antalyaspor’a getirmiştir.
Ve kendisine 35 antrenör verilmiş, yüzlerce de sporcu teslim edilmiştir. Canı hangi şehirdeki maça gitmek istiyor ise, gidip o maçı izlemiş, Kırmızı-Beyazlı ekip için düşündüğü oyuncuların isimlerini tek tek not etmiştir.
Futbolcu izleme komitesindeki eski futbolculara kendisinin yaptığı gibi müsabakaları izleme programları vermiş, mercek altına alınan isimleri önceden belirlenmiş sporcuları takibe aldırmıştır.
Hepsi ama hepsi Antalyaspor’un paralarıyla.
Antalyaspor’da 5 yıl görev yapan Mehmet Özdilek döneminde kaç genç futbolcu takıma kazanılmıştır?
Sedat Karabük’e Kırmızı-Beyazlı ekipte görev verilirken ne amaç güdülmüştür?
Özdilek gittiği gün, Sedat Karabük de tası tarağı topladı.
Ve bir Allahın kulu çıkıpta, “Hop arkadaş. Göreve geldiğin ilk günlerde ben Mehmet Özdilek’e göbekten bağlıyım” demedin ki. Sen kulübün maaşlı çalışanısın. Yıllardır planlı ve programlı çalışmalar yaptığını söyleye söyleye, kasadan çıkan paralarla gittin futbolcuları izledin, takımın geleceğini kurduğunuz yönünde bize defalarca çalışmalar yaptığını söyledin. Biz meyve yiyeceğiz diye beklerken, sen bir iki tane meyveyi bile ortaya koymadan nereye gidiyorsun ki” diyememiştir.
Ne yazık ki Antalyaspor’un yetim hakkı bulunan paralarıyla sözüm ona takımın geleceğini garanti altına almak karşılığında ceplerini dolduranlar, sıkıyı gördüler mi işte böyle arkalarına dahi bakmazlar.
“Bunlar tüccar. Hiçbir kulüp teknik adamın esiri olup, etkisi altında kalmamalı. Her teknik adamın yaptığı iş karşılığı parasını alıp servetine servet kattığı herkesçe de bilinmeli” dediğimizde.,
“Damarımı kesseniz Kırmızı-Beyaz akar” cevabı verenlerin bugün gerçek yüzlerini gördünüz mü?
O zaman kongreye şunun şurasında ne kaldı ki?
Kendisini bulunmaz hint kumaşı sananlar, Antalyaspor’a verdiği 5 yıllık hizmetten dolayı değil, Kırmızı-Beyazlı ekibi en olmadık yanlış zamanlamada orta yerde bırakmalarıyla anılacaklardır.