Son dönemde sık sık toplu intihar haberleri duyuyor ve okuyoruz. Bu intihar haberleri ile ilgili çeşitli açıklamalar da yapılıyor. İçlerinde çok tehlikeli yönlendirmeler olduğu gibi bilinçli uyarılar da yapıldığını gördüm. Ancak her şeyden önce bilinmelidir ki bu bir özkıyım. Yani kişinin kendi hayatını sonlandırma davranışı. Bir girişim değil. Haliyle yazılan her sözcük, yapılan her yorum çok özenle seçilmeli.
Siz değerli okuyucularımıza elimden geldiğince anlatmaya çalıştığım bir konu var; “Başetmek.”  Başetme dediğimiz şey, problemleri çözme becerisi. Ve bu becerinin içinde kesinlikle ama kesinlikle intihar diye bir seçenek yok, olamaz da.  Fakat konu ile ilgili yapılan açıklamalara bakıyorum;  “maddi zorluklar insanı intihara sürüklüyor”  şeklinde yorumlar var.  Dolayısı ile bu tarz bir cümle ile, “kişinin içinde bulunduğu zorluktan bir kaçış” olarak intiharı görmektedir algısı çıkıyor. Söylemeliyim ki, intihar psikiyatrik rahatsızlık sebebi ile ortaya çıkabilecek bir durumdur. Yani bunu yapan kişi ruhsal açıdan sağlıklı değildir.  Tedavi görmesi gereken, sağlıklı kararlar alamayan kişidir. Bu ayırımı iyi yapmakta ve anlatmakta fayda var.
Özellikle haberlere yansıyan son birkaç olayda, gruptan birinin sağlıklı olmaması yüksek ihtimalle diğerlerinin ölümüne sebebiyet vermiş olabilir. Çünkü planlanan bir durum var ortada. Düşünülmüş, çalışılmış ve faaliyete geçirilmiş. Ki yine benzer bir örnek Antalya’da yaşanmıştı. Bir baba çocuklarını ve eşini öldürüp intihar etmişti. Tüm bunları gözönünde bulundurduğumuzda, kişinin sadece kendi ile ilgili bir karar almadığını görmüş oluyoruz. Tek bir sağlıksız aile üyesinin, diğer aile fertlerine katliamda bulunabilecek kadar ruhsal çöküntede olabileceğini ve bunun aile içerisinde benzer ihtimalleri doğuracak herhangi bir belirti gösterdiğinde önlem alınması, dikkat edilmesi ve bir uzmana başvurulması gerektiği toplumsal çalışmalarla bilinçlendirilmelidir.
Nitekim bir olayı önlemek, gözlem ve destek ile sağlanabilir.