Başbakan ve muhalefet liderleri boş durmuyor..
“Acaba ne desem de şunun kafasını bozsam” diye karşı tarafın bir açığını yakalamak için kafa patlatıyor..
Bir “iç savaş” değil belki..
Ama..
Bir “iç hesaplaşma” yaşıyoruz..
İşsizi, açı, maaş alamayanı bıraktık bir kenara..
Gözümüzü sandığa diktik..
Ne oluyor sonunda?
Bütün millet gerim gerim geriliyor..
Koptu kopacak neredeyse..
Hal böyle olunca..
Arada bir “nefes” almak gerekiyor..
Hazır Kadınlar Günü’ne de geldik..
Bu gerginlik ortamında “kadınlar”la ilgili “hoşluk” olsun diye bir şeyler yazayım dedim..
Güler misiniz, ders mi alırsınız..
Orası size kalmış..
Buyurun..

………………..

İşte size “ilginç” bir anket..
Her dönem “çapkınlık”la suçlanan erkekler..
Artık bu sıfatı kadınlara devretmek zorunda..
Çünkü kadınlar, çapkınlık konusunda erkekleri geçmiş..
İngiliz “seks” uzmanı Dr. Lenny Kristal, 5 bin 500 kadınla yaptığı ankette bu sonuca ulaşmış..
Yaygın kanının aksine..
Ankete katılan kadınlar..
Eşlerini veya sevgililerini aldatma konusunda erkeklerden daha iddialı çıkmışlar..
Ve ilginçtir..
Kadınların yüzde 57´si, “bir gecelik ilişki şansını asla kaçırmayacağını” ifade etmiş..
Yüzde 43´ü de kocalarını aldattığını itiraf etmiş..
Anketten çıkan sonuçları değerlendiren Dr. Kristal, oranların 1993´ten bu yana hızla arttığını belirtmiş..

Hemen, onlar “ecnebi kadın, yaparlar” diye savunmaya geçmeyin..
Antalya’da bile bu “bir gecelik aşkı asla kaçırmam” diye soluğu barlarda alan kaç tane evli kadın var, tahmin bile edemezsiniz ..
Ben bunu diyen kadınların oranının Antalya’da yüzde 60’ı bile geçeceğinden eminim..
Biliyorsunuz, hiçbir şey eskisi gibi değil..
Artık “kadın davranışları” da güncellendi..
Erkek aldatıyorsa, kadın bunun altında kalmıyor..
Bilmem anlatabildim mi?


Haydi bir de buna bakın..

KADIN
Tanrı, yaprağın hafifliğini, ceylanın bakışını, güneş ışığının kıvancını, sisin gözyaşını aldı rüzgarın kararsızlığını, tavşanın ürkekliğini buna ekledi. Onların üzerine kıymetli taşların sertliğini, balın tadını, kaplanın yırtıcılığını, ateşin yakıcılığını, kışın soğuğunu, saksağanın gevezeliğini, kumrunun sevgisini kattı. Bütün bunları karıştırdı, eritti ve kadın yaptı. Yarattığı kadını erkeğe armağan etti.
ERKEK
Tanrı, kaplumbağanın yavaşlığını, boğanın bakışını, fırtına bulutlarının kasvetini, tilkinin kurnazlığını, boranın dehşetini aldı sülüğün yapışkanlığını, kedinin nankörlüğünü, hindinin kabarışını, gergedan derisinin sertliğini onlara ekledi. Bunların üzerine ayının kabalığını, bukalemunun şıpsevdiliğini, sivrisineğin vızıltısını kattı ve erkeği yarattı. Yarattığı erkeği, adam etsin diye, kadına verdi.

Hint mitolojisi, kadın ve erkeğin yaratılışını böyle tarif ediyor..
Ama, bu tarif artık yenilenmeli, daha güncel bir hale getirilmeli..
Şöyle olabilir artık:
Allah kadını yaratıp “zengin”e armağan etti..
Zengin onu kullansın diye..
Zengin erkeği de kadına verdi..
Onu biraz yolsun diye..
Diğerleri mi?
Magazin programlarında onları izlesin, iç geçirsin diye yaratıldılar..

………………..

Kadınlar Günü kutlu, hepsi mutlu olsun..