Hepimizi derinden yaralayan bir konu Ecrin bebeğin hikayesi. Konu ile ilgili birçok konuşma birçok güncel haber var elbette. Ancak cinsel istismardan şüpheleniliyor biz de bunun üzerinde duralım. Çünkü cinsel istismar evrensel bir sorun. Sadece başına gelenleri ilgilendirmemeli bu konu.  Bu konu dünyada ele alınan, araştırılan, önlemler alınması için daha çok çaba sarf edilen bir konu olmalı. Bu sebeple cinsel istismar ile ilgili yapılan çalışmalardan kesitler sunacağım bugün.

Öncelikle çocuk istismarı, çocuğun bakımından, kontrolünden sorumlu kişilerce gerçekleştirilen, kaza dışı fiziksel, cinsel ve duygusal açıdan zarar verici eylemler olarak tanımlanmaktadır (Child Abuse Prevention Association, 2011). Hangi davranışların cinsel istismar sayılacağı konusunda tartışmalar olsa da Schultz (1990) detaylı bir listesini vermiştir. Bunlar; teşhirci davranışlar, çıplaklık, cinsel organların amaçlı olarak gösterilmesi, çocuğun soyulması, röntgencilik, banyo yaparken, soyunurken çocuğu seyretmektir. Çocuğu dudağından öpmek, yetişkinin dilini çocuğun ağzına sokması gibi çok yakın öpücükler ve çocuğun bacaklarını, göğüslerini ve genital bölgelerini ovalamak-okşamak ya da kendi organlarını çocuğa ovdurmak cinsel taciz davranışları arasındadır. Yine aynı şekilde çocuğun cinsel olmayan organlarına; başına ve sırtına cinsel uyarım sağlamak ve bunu bir başlangıç aşaması olarak dokunmak ve okşamak da cinsel taciz tanımı içine girmektedir. Çocukla genital kontak kurmak veya kurdurmak; genital organlarına penis, parmak ya da bir nesne sokmak da cinsel tacizin en uç noktalarından sayılmaktadır (Moore, 2005)

Çocukluk çağında cinsel istismar yaşayan çocuklarda, ruh sağlığına ve yaşam kalitesine ciddi anlamda zarar vermektedir. Cinsel istismar sonrası değerlendirilen çocukların büyük bir kısmında psikiyatrik bozukluk görüldüğünü saptamıştır. (Şimşek ve ark, 2011)

Dünyada çocuk cinsel istismarının yaygınlığıyla ilgili çalışmalarda cinsel istismara maruz kalan çocuk ve ergenlerin %71’i kız, %29’u erkektir. Olguların yaklaşık yarısında yineleyici cinsel istismar vardır. Yaşamları boyunca en az bir kez cinsel saldırıya maruz kalan ergenlerin oranı %21 olarak bildirilmiştir. Cinsel istismarın yaklaşık % 20-25’ini ensest olguları oluşturmaktadır. (Saner, ÇOCUK CİNSEL İSTİSMARI VE ZOR AÇIĞA ÇIKMASI Bilgilendirme Dosyası)

Dünyada Cinsel İstismar ile ilgili hukuki düzenlemeler; ÇOCUK HAKLARI SÖZLEŞMESİ imzalayan ülkelerde genellikle yaş sınırı 18 olarak belirlenirken ülkelere göre değişkenlik göstermektedir.

Almanya rıza yaşı olarak 14’ü kabul ederken, İspanya 16 yaşını, İsviçre bazı durumlarda 16 bazı durumlarda 18 yaşını benimsemektedir. İngiltere ise rıza yaşını 13 yaşı olarak kabul ederek, yaş kriteri esas alındığında en az koruyan Avrupa ülkesi olarak; Belçika ise rıza yaşını 18 olarak kabul ederek çocukları cinsel istismardan en fazla koruyan Avrupa ülkesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Rıza yaşı Çin’de ve Brezilya’da 14, Japonya’da ise 13’tür.

• İngiltere’de; bir kişi cinsel organını kasten 13 yaşından küçük bir çocuğun cinsel organına, anüsüne veya ağzına sokarsa veya vücudunun başka biri organını veya başka bir cismi cinsel amaçlı olarak 13 yaşından küçük bir çocuğun ağzına veya anüsüne sokarsa bu kişi ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılmaktadır.

• Almanya’da; 14 yaşından küçük bir çocuğa yönelik cinsel istismarda bulunan kişi 6 aydan 10 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaktadır.

• Fransa’da; cinsel ilişkiye rıza yaşı 15 ve bir yetişkin tarafından 15 yaşından küçük bir çocuğa şiddet, zorlama, tehdit içermeksizin cinsel davranışta bulunmak 5 yıl hapis cezası ve 75.000 Euro para cezası ile cezalandırılmaktadır.

 • ABD'de; rıza duruma göre 16 ve 18 yaşları arasında değişkenlik göstermektedir. ABD’de prensip olarak her bir eyalet kendi yerel düzenlemeleri kapsamında ceza vermekte olup hapis cezaları 15 ila 30 yıl arasında değişmektedir.

Çocukları cinsel istismar ve istismardan koruma adına öneriler;

Aile eğitimi ve çocuk hakları farkındalık kampanyaları gerçekleştirilmeli.

Çocuklar yaşına uygun cinsel istismar, beden koruma, iyi dokunuş kötü dokunuş şeklinde bilgilendirilmeli.

Çocuklarda kendini ifade etme, “hayır” diyebilme becerisi geliştirmek.

Çocuğun kendine ait özel alanı öğretilmeli ve ebeveyn de bu alana saygı göstermeli (tuvalet, banyo, kıyafet değiştirme gibi).

Çocuğun yakınları çocuğa “gelirsen çikolata vericem”, “beni bir kere öp şeker senin olsun” gibi sevme amaçlı koşullanmayı öğretmemeli ve dudaktan öpüşmemeli.

Çocukla güvenli bağ kurup yaşadıklarını anlatması sağlanmalı.

Çocukların anlatamadığı durumlarda oyunla ya da resim aracılığı ile ya da masal ile anlatması sağlanmalı.

Kendisini suçlu hissedeceği baskıcı, korkutan ifadelerden kaçınılmalı.