Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Medya Köprüsü çalışmaları kapsamında bir hafta bulunduğumuz Almanya notlarımızın ilkini geçtiğimiz hafta “Nürnberg Notları” başlığı ile paylaşmıştık. Bugün ise ikinci gün çalışmalarımızı, Regensburg şehrine ait izlenimlerimi aktarmak istiyorum.
Regensburg kenti de Nürnberg gibi klasik Alman mimarisini yaşayacağınız bir şehir. Yılda beş milyon turistin ziyaret ettiği, Tuna Nehri üzerinde ilk taş köprünün inşa edildiği bu kent, size ummadığınız anlarda sürprizler sunabiliyor.
Bu kentte ilk durağımız bir yerel gazete oldu. Ama nasıl bir yerel gazete derseniz, Regensburg’un en yüsek tirajlı yerel gazetesi olan Mittelbayerische Zeitung’u.
130 bin nüfuslu Regensburg’da bu yerel gazetenin tirajı 115 bin. 100 bini abone. Kentte 30 bin öğrencinin ikamet ettiğini, bu yüzden öğrenci kenti olarak anıldıklarını anlatan Sauerer, sanayimizden ise tüm dünya bahseder diyerek ekonomilerinin güçlülüğüne dikkat çekiyordu.
Gazete tabldot, online medyaya, interaktif gazeteciliğe onlar da geçmiş. İnternet haberleri ücretli.
Gazetenin 550 çalışanı var. Yerel gazete yöneticileri, haftada yedi gün, günde 18 saat çalışarak kentte her şeye hakim olmak gibi bir hedef peşindeler. Mittelbayerische Zeitung Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Manfred Sauerer bu çılgın hedefin peşinde koşan lider. Sauerer, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika Birleşik Devletleri ordusundan yayın çıkarma konusunda lisans alan ilk gazete olduklarını ısrarla ve övünerek anlatmaktan geri durmuyor.
Binada özel iklimlendirme ve sessizlik hakim. 84 çalışma masası, 50 editör var. Çalışma ofisleri yüksek tavanlı ve devasa pencerelerle bezenmiş. Alman gazeteleri incelediğimizde daha çok tematik gazeteler olduğunu gözlemliyoruz.
BMV ve Siemens üretimlerini Regensburg’da gerçekleştiriyor. İşsizlik Regensburg’da yüzde üç bucuk. Sanayi devi kabul edilen BMV Siemens fabrikalarını inceleme fırsatı bulamadık ama harika bir Tuna Nehri programını da kaçırmadık.
Bulunduğunuz süreç içerisinde Almanya’da olduğunuzu size hiç unutturmuyorlar. Hiç olmadık anlarda çan sesi duyuyorsanız, Ezan sesinin yokluğunu hissediyorsanız, kilosu 24 liraya kiraz, dilimle karpuz, 7,5 liraya su alıyorsanız, bir bardak çay içmek için Türk mahallesine 4 km yürüyor, lokantanın bahçesinde oturup dururken garsonun gelip saat 23:00 lütfen içeri geçin diye sizi uyarıyorsa..
Velhasılı pahalı bir yaşama mahkum hayat sürüyorsanız, memleketten bir hayli uzakta, Almanya’dasınızdır.