“Keser döner sap döner, gün gelir hesap döner”miş..
Boşuna söylenmemiş bu laf..
“Balık hafızalı” değilseniz..
ANTKART sistemi oturtulmaya çalışıldığı günleri hatırlayın..
…
Toplu taşıma esnafı..
“Kartlı sistem uygulanmasın” diye vatandaşa yapmadığı eziyeti bırakmamıştı..
Antalya halkına her türlü zorluğu çıkartıyorlardı..
Haklı olarak..
Halk da, “bu zorlukları belediye yönetimi ve kartlı sistem” yaratıyor sanıyordu..
Bu arada..
CHP İl Başkanı Ömer Melli ile Merkez İlçe Başkanı (şimdi milletvekili oldu) Yıldıray Sapan, zorluğun nereden geldiğini bile bile, “siyasi çıkar” uğruna halkı sürekli kışkırttılar..
Ve en önemlisi..
Hem şirketi, hem de belediye yönetimini topa tuttular..
Özellikle Yıldıray efendi, “kartlı sistemin” uygulanamaz olduğuyla ilgili inanılmaz açıklamalarla partisinin “fedailiğini” yaptı.. (karşılığını da aldı)
Böylece..
CHP’li siyasetçiler, toplu taşıma esnafının “yanında” yer alarak dünyada uygulanan en modern kartlı sistemi “işlemez” hale getirdiler..
…
Dönelim bugüne..
CHP’li belediye yönetimi..
Cumartesi günü “Toplu Ulaşımda Yeni Dönem” adı altında bir uygulama başlattı..
Ulaşım master planı olmadan..
İnsan ve araç sirkülasyonunun hesabı yapılmadan..
“Yeni uygulama”ya geçti..
Bu uygulamanın vatandaşa işkence çektireceği belliydi..
Kaos yaratacağı aşikardı..
Nitekim..
Öyle de oldu..
Başka ne getirebilir di ki?
Bir yandan sahipsiz, kuralsız bir “akıllı kart” uygulaması..
Öte yandan hesapsız-kitapsız uygulanmaya konan “yeni ulaşım sistemi”..
Antalya’nın Büyükşehir Belediyesi..
Hangi akla hizmetle, sadece A-Kent’in verileriyle harekete geçti bilmiyorum..
Ama..
Bakıyorum da..
Bu kaosu da eziyeti de belediyede hiç üzerine alınan yok..
Akaydın ve hukuk danışmanı ortadan kayboldu..
A-Kent bir kenara çekildi..
M. Rıfkı Aktekin’i “kamikaze” gibi cepheye sürdüler..
…
Olana bakın şimdi..
Bu kaosun ve eziyetin suçlusu kimmiş biliyor musunuz?
“Toplu taşıma esnafı”..
Bu esnaf kesimi..
Büyükşehir Başkanı ve ekibinin yarattığı “yeni toplu ulaşım sistemi”ni sabote ediyormuş..
Dün Rıfkı Bey yazılı açıklamasında dedi ki..
“Yeni toplu taşıma sisteminin uygulanması sırasında engel olmaya çalışan ve vatandaşa kötü davranan şoförlere ağır yaptırımlar uygulayacağız..”
Yani..
Toplu taşıma esnafı açık-seçik “tehdit” edildi..
…
İşte..
Keserin de sapının da dönmesi burada başlıyor..
ANTKART’ta da “aynı konuda” uyarılar yapıldığında..
Yıldıray efendi, “belediye yönetimi esnafı tehdit ediyor” diye bas bas bağırıyordu..
Niye şimdi sesi çıkmıyor?
Vekil olunca işi bitti mi?
Yanlış, her zaman yanlıştır..
Siyasetçi böyle mi olmalı?
O zamanki söylediklerinden ve yaptıklarından dolayı şimdi yüzü kızarıyor mu, onu da çok merak ediyorum doğrusu..
…
Neyse..
Bugün son dolarak şunu söyleyeyim..
Kısa mesafe toplu ulaşım ile 24 saat hizmet, benim de yıllardan beri istediğim bir uygulama..
Ama..
Böylesine hesapsızca değil..
Bu daha önce de uygulanacaktı..
Ama..
O zaman Ulaştırma Daire Başkanı, “yaşlıları, emeklileri zora koşmuş oluruz” diyerek karşı çıkmıştı..
Şimdi o yaşlıların ve emeklilerin adını bile anan yok..
“Geçiş süreci sancılı olur” diyen arkadaşlarıma da şunu sorayım:
Bu söz sadece Akaydın için mi geçerli?