Antalya basketbol camiası gücünü belli etmeyen yanardağ gibi.
Gücünü göstermek istemeyen bir volkan gibi sessiz sessiz sanki kendi kendine bir şeyler olsun moduna girmiş durumda.
Basketbola yılların vermiş, onca başarı kazanmış kadın ve erkek basketbolcularımız varken ve basketbol yaşamlarının bir yerinde dururken bazı şeyleri kendilerine yapılan haksızlık gibi görerek basketboldan adeta kaçıyorlar.
Okullarda derece yapmış, şampiyonlukları yaşamış, liglerde oynamış, milli formayı giymiş, ülkemizi uluslararası platformlarda başarı ile temsil etmiş ve onlara antrenörlük yapmış o kadar çok insan varken hemen hemen hepsi de bıkkınlık ve bundan sonra bir şeyler olmaz duygusuyla hareket ediyor.
Antalya'da görev yapan bürokrat ve belediye başkanlarının da umurunda değil.
Bürokratlar rutin görevlerini, makamlarını kaybetmemek için özellikle göze batmadan işlerini yapma gayreti içindeler.
Devlet okullarında spor salonlarının okul müdürleri tarafından ticari amaçla önüne gelene kiralanması ne Milli Eğitimin ne de başka üst düzey yetkilileri bir gram üzmüyor ki bu konuda en ufak bir gelişme olmadığını görüyoruz.
Belediyelerde ise belediye başkanları ve belediye üst düzey yöneticileri atanmış yöneticilerle sporu götürme gayretindeler.
Elbette Antalya gibi her gün göç alan bir şehrin kamusal o kadar çok sorunu var ama bu şehrin çocukları ve gençleri de var, tabii ki yapılan güzel şeyler de var ama sadece dezavantajlı semtlerde olmamalı bu.
Spor kulübü olan birçok belediyede belediye başkanları önüne konan sporcu sayısı ile övünüyor.
Antalya'da özellikle basketbol camiası Alaaddin'in Sihirli Lambası’ndan cinin çıktığı gibi bir cinin çıkmasını bekler gibi.
Ama bu durgun bekleyiş zaman kaybından başka bir şey değil.
Basketbola gönül ve emek vermiş onca kadın ve erkek el ele vererek bir hamle yapmadan bunun mümkün olmadığını görmeli.
Bunun en yakın örneği Atatürk Spor Salonu. Şu anda buranın yetkilisi Büyükşehir Belediyesi ama sayın Başkan Muhittin Böcek ve Genel Sekreter Cansel Çevikol Tuncer bir bürokratlarının kendilerini yanıltma gayretini göremiyorlar.
Sayın Böcek’in ve sayın Tuncer'in ömürlerinin devamını geçirecekleri Antalya'da Antalyalılara mahcup olmamaları için ve yapılan diğer hizmetlerinin daha da değer kazanması için aradaki insanları çıkartıp Atatürk Spor Salonu’nu eski projesiyle Avrupa standartlarında yaparak hizmete açmaları gerekiyor.
Zaman su gibi akıyor.
Antalyalılar Antalya'nın değerlerine ve sembollerine değer verilmesini bekliyor.
Yetkililerin bunu bilerek görevlerini yapması Antalya'ya çok daha değer kazandıracaktır.
Gönlünüz dostluk ve spor dolsun.
