Gözden ırak olan gönülden de ırak olur mu gerçekten? Eğitim ve kariyer kaynaklı olarak özellikle genç yetişkinlerin karşı karşıya kaldığı uzak mesafe ilişkilerden bahsedeceğim bu hafta sizlere. Çoğu insan hayatının bir döneminde coğrafi olarak uzak olan birisine karşı güçlü duygular yaşamıştır ancak böyle bir durumda akla ilk gelen soru bu duyguların sürdürülebilir olup olmadığıdır.
     Yıllar boyunca çok sayıda çalışma ilişkilerdeki kaliteyi ve sürdürülebilirliği etkileyen faktörler de dahil olmak üzere uzun mesafeli ilişkileri incelemiştir. Elektronik iletişim yöntemleri daha yaygın hale geldikçe çiftler mesajlar, anlık fotoğraflar ve görüntülü sohbetlerle daha sık iletişim halinde kalabilir hale geldiler. Böylece partnerler arasında okyanuslar bile olsa bir yakınlık ve konfor hissi oluşabilir hale geldi.
     2013 yılında yapılan bir çalışmada uzak mesafe ilişki yaşayan bireylerin partnerleriyle iletişimlerinde diğer gruplara göre daha olumlu paylaşımlarda bulunduklarını, daha anlayışlı ve daha saygılı olduklarını göstermiştir. Yazarlar bu kişilerin partner seçerken daha yüksek standartlarının olduğunu ileri sürmüşlerdir. Uzak mesafede yaşayan partnerin, yakın mesafedekilere kıyasla daha “ideal” olduğu düşüncesinden kaynaklı bir tercih sebebi olduğu savunulmuştur.
     Diğer yandan uzun mesafeli bir ilişki içinde olan kime sorsanız size teknolojinin her şeyi telafi edemediğini söyler. Fiziksel yakınlık eksikliği birçok uzun mesafeli ilişkiyi her zamanki gibi zorlaştırıyor gibi görünüyor. Ancak diğer ilişki zorlayıcı etkenler ortadan kalktığında mesafe daha katlanılabilir bir durum haline gelebilir.
 
Kaliteli İletişime Odaklanın
     İlginçtir ki bazı araştırmalar uzun mesafeli çiftlerin iletişimlerinden aslında coğrafi olarak yakın çiftlerden daha memnun olabileceğini göstermektedir. Bunun nedeni iletişimin ne kadar değerli olduğunun farkında olmalarıdır. Yüz ifadesi veya fiziksel temastan yararlanamayabileceğinizden bazen kullandığınız kelimelerle kısıtlı olduğunuzu unutmayın.
     Kaliteli iletişime odaklanmanın günün küçük ayrıntılarını dışarıda bırakacağınız anlamına gelmediğini unutmayın. Eşinizin hayatının günlük ritminin neye benzediği hakkında bir fikriniz olmalı. Akşam yemeğinde ne yediğinin partnerinizin özeli olduğunu düşünerek hata yapmayın. Bunlar gibi küçük ayrıntılar sizi yakın tutmaya yardımcı olur.
 
Hayatınızı Beklemeye Almayın
     Şüphesiz uzun mesafe ilişkileri biraz fedakârlık gerektirir. Ancak zamanla kızgınlık ve pişmanlık yaratabilecek olandan daha fazlasını feda etmemeye dikkat etmek önemlidir. Eşinizle olmayı dört gözle beklemekle hayatınıza devam etmeyi reddetmek başka bir şey. Kendinizi meşgul tuttuğunuzda daha iyi hissedeceksiniz ve bu ilişkinize de yansıyacaktır.
 
Durumunuzu Olumlu Olarak Yeniden Değerlendirin
     Aynı yerde yaşamıyor olmanın şanssızlığından ziyade birlikte büyümeye ve gelişmeye odaklanın.  Mesafe kaynaklı korkularınızı kabul edin ancak duygusal olarak bağlanmak istediğinizde bağlanın. Eşinizin sesini duymak istediğinizde onları arayın. Fakat bunları yaparken dedektif oyunları oynamayın: Partneriniz sorularınızın müdahaleci niteliğini anlayacak ve hoş karşılamayacaklar.
 
Önce Kendinize Sonra Partnerinize Güvenin
     Herhangi bir ilişkinin sürmesini sağlayan en önemli faktörlerden biri: güven. Güven oluşturma ve sürdürme işi her iki tarafa da düşer ve bunun sadece cinsel sadakatsizlik potansiyeli ile ilgili olduğunu düşünseniz de güvende bozulmaların romantik bir meselenin dışında bile bir ilişkiyi aşındırmasının en önemli yolu olduğunu bilmek önemlidir.