Geçtiğimiz hafta sonu Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile doğu ilçelerini kapsayan bir geziye katıldık. Dolu dolu iki gün geçirdik. Manavgat, Akseki ve Alanya’ya yapılan/yapılacak yatırımlar konusunda bilgi edindik.

Yatırımların miktarı ve zamanlamalarını dün ve bugün hemen hemen tüm medyada görmüşünüzdür, okumuşunuzdur. Bunlara deyinmeyeceğim. Ancak hatırlatmadan geçemeyeceğim bir hususu da belirteyim; eğer Büyükşehir Yasası olmasaydı bu ilçelerimiz eski para ile yüzlerce trilyonluk bu yatırımları rüyalarında görürlerdi. Hayal bile edemezlerdi.

Asıl değinmek, meramımı anlatmak istediğim iki konu var ki; Ak Parti’nin hem hükümet etme hem de, yerel yönetimlerdeki başarısının kodları bunlar…

Menderes Türel, Akseki’de yaptığı konuşmasında Sayın Cumhurbaşkanımızın, Başbakanlık döneminde ve kendisinin ilk belediye başkanlığı döneminde, içinde bulunduğu bir toplantıda yaşanan bir anekdotu aktardı. 

Konu Akseki’nin su sorunu…

Toplantıda ilgili genel müdürlükler, kurumlar yer alıyor ve Akseki’deki su sorununu tartışıyorlar. Her kurum, kendi doğrultusunda olayı yorumluyor. Ancak işin içinden de, bir türlü çıkılmıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konuşmaları dinliyor ve şu soruyu yöneltiyor “Bu su kimin suyu?”… Yine her kurum kendince sahipleniyor. Bunun üzerine Başbakan diyor ki “Bu su Allah’ın suyu”… Çıt çıkmıyor herkes dersini alıyor. Recep Tayyip Erdoğan o toplantıda bulunanlara kibarca “Allah’ın suyunu vatandaştan sakınacak davranışların içine girmeyin, bu Allah’ın suyu neyi paylaşamıyorsunuz” demeye getiriyor meseleyi…

Sonrası mı?

Türel tekrar seçildikten 5.5 ay sonra Akseki’nin su sorunu çözüldü…

Bu birinci bölüm…

Türel Alanya’da konuşuyor ve hizmetlerinden bahsederken nasıl ve niçin yaptıklarını da anlatıyor. Önceliklerini sıralıyor… Diyor ki; “Biz hizmetlerimizi önce Allah rızası için sonra da milletin rızası için yaparız” … Yani, Türel açıkça hizmetlerini gerçekleştirirken beklentisinin sadece Allah’ın rızası ve milletin rızasını almak olduğunu üstüne basa basa ifade ediyor.

İşte Ak Parti’nin milletin yarısından fazlasının teveccühüne mazhar olmasının iki örneği…

Sayın Cumhurbaşkanı “Allah’ın verdiğini kimse kuldan saklayamaz” zihniyeti ile bu ülkeyi yönetirken, Antalya’nın Büyükşehir Belediye Başkanı da “Biz hizmetlerimizi önce Allah rızası, sonra milletin rızası için yaparız” anlayışını kendine düstur edinmiş…

Tabi bu zihniyet sadece Türel ile sınırlı değil, tüm Ak Kadrolarda bu anlayışı gözlemlemek mümkün. Ben sadece hafta sonu şahit olduğum iki örneğini ele aldım.

İşin özü, Ak Parti’nin yüzde 50’si havadan gelmiyor.

İş bilenin kılıç kuşananın…