“Sanat Güneşi”miz Zeki Müren’in meşhur bir lafı vardır..
Çok uzun yıllar önce..
Kendisini kötü anlamda eleştirenlerden rahatsızlık duyup-duymadığını soran bir gazeteciye şöyle der:
“Reklamın iyisi kötüsü olmaz..”
O günden bugüne kadar..
“İşini iyi yapamayan” ve bu nedenle eleştiri alan hemen herkes, “bu sözle” kendini savundu hep..
Ve..
Günümüzde, bunu en iyi Antalya Büyükşehir Başkanı Mustafa Akaydın uyguluyor..
…
Dikkat ederseniz..
Konuştukça eleştiriliyor..
Eleştirildikçe konuşuyor..
Çivi çaksa, bilboardlarda reklamını yapıyor..
Reklamı gören, “bravo Hoca’ya, bak neler yapmış neler” diyor..
Ama..
O reklamı yapılan hizmetleri gören, “Allah sana selamet versin Hoca, bu muydu yaptığın” diye dalga geçiyor..
Örneğin..
“Güzelleştirdik” dediği caddeleri görmenizi isterim..
“Eskisinden çok daha güzel bir yer oldu” diyen olursa, kırk yıl kölesi olmaya razıyım..
Işıklar Caddesi, Kapalı Yol, Konyaaltı Caddesi’nde ne değişti, söyler misiniz?
Reklamı yapılınca, görme isteği duyan anne-baba çocuklarını alıp Hayvanat Bahçesi’ne gidiyor..
“Çocuk Hayvanat Bahçesi”ni görünce de, acı acı gülümsüyor..
Bir tabela dışında, eskisinden farklı pek bir şey bulamıyor..
Geldiğine-geleceğine pişman oluyor..
…
Biliyorsunuz..
Yapılmasını engellediği veya geciktirdiği, eski yönetime ait projeler için açılmış çukurlar hala duruyor..
“O çukurları” çevirdiği bütün tahta perdeleri, “biliyor musunuz, duydunuz mu, haberiniz var mı” gibi sorularla başlayan bir sürü “reklam afişi” ile kaplattı..
Bunlar yan yana dizilince, gören “Antalya hizmete doydu da taştı” sanıyor..
Bir-iki küçük örneğini yukarıda anlattım..
Şimdi..
Tahta perdeden bilboardlara taşınan bir başka “reklam” boy gösteriyor..
“Büyükşehir’in, evlere giderek verdiği sağlık hizmeti..”
Aslında bu hizmeti, bundan önceki Başkan Menderes Türel başlattı..
Yaklaşık 150 bin kişiye sağlık hizmeti veriliyordu..
Ama..
Bir tek gün bile bunu bilboardlara ve tahta perdelere afiş olarak koydurmadı..
“Bu bir hayır işidir.. Hayrın reklamı olmaz” dedi..
Aradaki “insanlık farkını” görebiliyor musunuz?
O zaman başlayan uygulama, bugün de devam ediyor..
Ve..
Sanki “kendi hizmetiymiş” gibi Akaydın bunu bilboardlara taşıyor..
Tıpkı, Engelli Rehabilitasyon Merkezi gibi..
O Merkez’in yüzde 90’ını Türel yapmış, seçimde kaybedince o yıl açılacak tesis 2.5 yıl gecikmeli olarak hizmete girmişti..
Akaydın, tanıtım gezilerinde ve afişlerlerde orayı bile “kendisi yapmış” gibi göstermeye çalışıyor..
Yol, su, kaldırım, çevre düzenlemesi gibi işler, bir belediyenin “aslı görevi” zaten..
Bu işlerin reklamı mı olur?
Turizmin başkenti, Antalya yöresine gelen 10.5 milyon turistin hiç olmazsa yarısını kent içine çekecek önemli projeler bekliyor..
Kente bir canlılık gelsin istiyor..
Sadece dans-zeybek yarışmaları ve konserlerle, eğlenceyle bu iş olur mu?
…
Bizler bu tür davranışları eleştirdikçe, Akaydın daha bir seviniyor..
“İyi iyi, bak yine benden söz ediyor, bedava reklamımı yapıyor” diye bıyık altından gülüyor..
Ardından, kendisinden söz edilmesini sağlayacak bir başka konuya yelken açıyor..
Antalya gibi bir dünya kentine yakışır hizmetler üretemediğini çok iyi biliyor..
Bunu da, “uyduruk işlerin reklamlarıyla” kapatmaya, göz boyamaya çalışıyor..
İşin garip tarafı..
Bunu da büyük oranda başarıyor galiba..
Sizce?
…
Tüh..
Tongaya düştük..
Akaydın’ın bedava reklamını yaptık yine..
Trend Haberler

Ali Yılmaz gözaltında

Okulu, Kunduz’da rövanşı kaybetti

Antalyaspor, eski oyuncusu Dario Saric’i yeniden kadrosuna kattı

Deniz Servan Narin öldü mü? Arkadaşları ve yakınlarından haber geldi!

Antalya’da belediyeye yönelik 4'üncü dalga 'rüşvet' operasyonu: 17 gözaltı

Manavgat’ta büyük gurur