Bana en fazla yöneltilen soru bu..
Ancak yanıtını bilmiyorum. Ancak tahmin edebilirim. Tahminime göre; Ak Parti’nin Antalya Büyükşehir dahil belediye başkan adaylarının yüzde 90’ı belli. Ancak kesin değil. Bu nedenle ihtiyatlı olmakta fayda var. Kulaktan dolma bilgiler ile gazetecilik yaparsam, yarın ofsayt da kalma ihtimali var. Aynı durum CHP’nin henüz açıklanmayan Büyükşehir ve ilçe adaylıkları için de geçerli..
Dün “Ak Parti ve Hizmet” başlığı ile bir meseleye dikkat çekmiştim. Gelen tepkiler aynen tahmin ettiğim gibi.
Antalya’da da hem Ak Parti’ye hem de “Hizmet”e sempati duyan, destek veren, ancak her ikisinin de üyesi denilemeyecek ciddi bir kesim var. Bu kesim arasından gelen tepkiler, hepsinin tartışmaları endişe ile izlediğini ve bir an önce sonlanmasını beklediğini gösteriyor.
Bu tespit acı gelebilir. Ancak gerçekliğini ortadan kaldırmaz. O gerçek; Kavganın bu kesimler arasında kayıp yaratabileceğidir.
Tartışmalar bir an önce bir yolu bulunup, sosyal medya ve hatta tüm medya üzerinden geri çekilmelidir. Yıllardır aynı yolda ilerleyen Ak Parti ve Hizmet Hareketi ne yapıp, edip, buna bir çözüm bulmalıdır.
Bulacaklarına olan inancım da devam etmektedir.
İnşallah yanılmam..
Bu arada köşe yazımın alt bölümünde dün başladığım sorularıma devam ediyorum. Bir süre daha bu soruları başta Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın olmak üzere çeşitli isimlere yöneltmeye devam edeceğim. Sabırla ve gerçekten samimiyetle yanıt gelmesini bekleyeceğim.
Dünde yazdığım gibi.
Yanıldığımı, yanlış bildiğimi gösterir yanıtlar gelirse, yol haritamı kesinlikle buna göre çizeceğim. Üç günlük dünyada hiç kimsenin günahına girmem. Ancak, hiç kuşkumun kalmadığı haberleri de ne olursa olsun yazacağım. Biraz daha sabır..


SORULAR..

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa Akaydın ile devam..
Sayın Başkan!..
Belediyenin dört buçuk yıldır önemli tüm ihalelerini belli bir gruba mı verdin? Bu grup ile seçimden hemen sonra sahilde toplandığın ve o gün bugündür sürekli görüştüğün doğru mu? Bu grup içerisinden “Rektör” olduğun dönemden bu yana “Vazgeçilmez”in olan kişiler var mı? Yani Rektör olduğun dönemde de bu kişilere ihale verdin mi? Verdiysen, bu nasıl bir aşktır? Bu kişilerden bazıları ile birlikte hakkında açılmış bir dava, ya da yürüyen bir soruşturma var mı?
Başında bulunduğun belediyenin bir KDV miktarını iki kez ödediği doğru mu?
Bir firmaya ihale verdin. Parasını da (10 milyon liraya yakın) ödedin. Ancak firma işi zamanında bitiremeyince, belediye araçlarını inşaat alanına soktun. Sonra da açılış yaptın. Bu nasıl iştir? Buna karşı söyleyecek bir lafın var mı? Sözde orayı açtın ancak daha dün bile çalışmalar devam ediyordu. Bu nasıl oluyor?
Sayın Başkan. Yıllardır merak ediyorum. Allah aşkına kamuoyunu aydınlatır mısın? Halkkart sözleşmesine, Antkart sözleşmesinde olmayan “50 milyon lira”lık tazminat maddesini neden koydunuz?
Yarın devam edeceğim sayın başkan. Saygılarımla..