“İşi gençlere bırakalım mı” diye çok düşündük..
Bizim mesleğe başladığımız yıllarda sayıları pek fazla değildi de.,
Son üç-beş yıllık süreçte Basın-Yayın mezunu gazeteci adaylarının sayısı giderek artmaya başladı. Mektepli gazeteci adayı sayısının çoğalmasıyla, kendi kendimize, “Yapabileceğimiz en doğru davranış olabilir” demedik değil..
Nerdeeee?..
Fosil tutmuş, “Benden başka kimse bilemez” zihniyeti dışarısına çıkamamış.,
Meydanı boş buldukça horozlanmayı gazetecilikten saymış zihniyetleri gördükçe, kendimi tutabilmemin imkanı ve ihtimal var mı?
Antalya’da bir Milli maç oynanıyor. Detaya girmiyorum zira herkes Türkiye’nin hangi ülke ile Antalya’da maç yaptığını gayet iyi biliyor..
Maçtan bir gün sonra, Antalyaspor A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Gültekin Gencer’in oğlunun düğünü var. Bir spor adamının düğünü olduğu için de doğal olarak başta ülkenin olmak üzere bildik bilmedik tüm Avrupa ve dünya spor starları söz konusu düğüne davetli.
Milli Takım Teknik patronu Fatih Terim dahil..
Bunlardan birisi de, kendisiyle yakinen görüştüğü, dolayısıyla Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ile dost olduklarını iyi bildiğim büyük gururumuz Arda Turan.
Ve Arda Turan Mardan Oteli’ndeki düğüne, “Abim” dediği Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’in makam arabasıyla gidiyor. Yola çıkmadan evvel de, şoförü Gökhan ile en yakın yardımcılarından birisi olan Faik Şenli araç içerisinde bir selfie fotoğraf çekimi yapılıyor.
Yani Türk Milli Takımı’nın kaptanı ve Ülkemizi dünya futbol arenasında, hem de Barcelona gibi bir takımda top koşturan Arda Turan ile aynı karede olma mutluluğu sosyal medyaya taşınarak memnuniyet arttırılma yoluna gidiliyor ve.,
O poz da twitter ve facebook’tan paylaşılıyor.
Arkada koltukta oturan Başkan ve misafirinin hemen önünde iki tane su şişesi duruyor ya.,
Anında o sular, şampanyaya dönüştürülüp, ipini koparanın sosyal gazeteci olduğu ülkemde, “Vurun abalıya.”
Biz gazeteciyiz!..
Ne dersek o!..
Hal böyle bir durum alır da, yalan makinesini dahi arıza yaptıran Sözcü durur mu?
İki gün önce ilk sayfasında küçük vermiş-ki kendileri bile konuya inanmamış belli, iş siyasi vurgu ya, vur babam vur.
Abart abarta bildiğin kadar.
Körfez de sosyal medya paylaşımlarını an be an takip edip, kaçırmadığı için normal olarak 2’nci sayfa malzemesi yapmaktan geri durmamış.
Ya, a benim değil gazeteci, müsvettesi bile olamayan ancak Menderes Türel karşıtı davranmanın adının gazetecilik olduğunu sanan muhteremlere bir çift sözüm olacak.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı makamının arka tarafında bir oda vardır. Ve odanın içerisinde 4-5 kişilik koltuk ile bir de buzdolabı vardır. O dolabı koyduran ve içini meyve suyu-ayran ve gazlı içecek ile dolduran (!) Mustafa Akaydın mı sandınız da Türel’e şampanya yakıştırması yapıyorsunuz?
Hem de makam aracında dünya starıyla aynı anda.
Yuhhhhh..
Not: Mustafa Akaydın geçtiğimiz günlerde bir gazeteye geniş çaplı röportaj vermiş. İşim gereği sürekli il dışında olmam nedeniyle yeni gördüm. Son 7 yıllık süreçte ihtisasını Akaydın üzerinden yapmış, Mustafa Akaydın uzmanı bir gazeteci olarak, söylediği, bırakın cümlesine, her sözüne verilecek cevabım var. Özellikle de evrak yakma olayına.
“Gençlere bırakalım” dedik demesine de, millet de, “Ara sıra çık ortaya” diyormuş da yeni yeni anladık.
Çıktık gari!..