Yapı olarak hiçbir zaman tetikte olan biri olmadım. Güvensizlik hissi ile ne zaman nerden bir tehlike gelir, kim arkamdan ne çevirir düşünceleri ile hesaplamalara girmedim.  Hatta çoğu zaman açık arayan, kötü niyetli insanların iğneleme yaptığını bile çok sonra anlayan biriyim. Bu sebeple birçok şeyi sorgulamadan “insana özgü” deyip, kabullenerek yaşıyorum. Saflıktan değil, kendime kötü niyet tohumları ekmek istemediğimden. Enerjimi bunlara ayırıp en çok kendimi yormak gibi bir isteğim yok. Haliyle bu benim ikili ilişkilerimi etkiliyor herkes gibi. Daha çok iyi niyetli olanlarla anlaşırken, niyeti kötü olanların hırçınlıkları artıyor. Hata yapma payları artıyor. Siz etkilenmiyorsunuz ya hani bu yüzden…

Arkadaşlıkta önemsediğim bazı şeyler var; zor günler ve güzel günler gibi. Bana göre başarılı olduğunuzda sizi takdir eden, yanınızda olan ama bunu sadece sözelde göstermelik olarak değil de size hissettirecek davranışlarda belli eden insanlar zaten sizin iyi olmanızı istiyordur. Bir de zor günde destek olma işi bu aslında başarının takdir edilmesinden daha kolay çünkü tek derdimiz anlaşılmak ve bir omuza başımızı dayayıp kendimizi anlatmak. Fakat bunlara sevinen fırsata çeviren içten içe size dost gibi görünüp yakınınızda olma sebebinin süreçlere hakim olma isteğinden kaynaklandığı insan çeşidi de mevcut.  Bir madde daha var ki o da siz yokken gösterilen dostluk örneği.

Bunu şöyle açıklayalım; herkesin dostu düşmanı sevmeyeni var. Çok normal bir durum bu. Dolayısı ile bu insanlarla sizin yakınlarınızın, arkadaşlarınızın karşılaşma ihtimali de olabilir. Ve arkadaşınız size bu insanların sizin arkanızdan ne tür bir dedikodu çevirdiği ile ilgili deneyimleri olmuş. Gelip size aktarıyor. Kendi sizin olmadığınız yerde sizi koruduğundan aslında durumun öyle olmadığına dair bakış açılarını değiştirmeye yönelik açıklama yaptığından bahsediyor. Benim gibi biri iseniz sorgusuz sualsiz arkadaşınıza inanır ve acaba demezsiniz. Savunulmaya ihtiyacınız olmayabilir ancak niyet temiz der ve konuyu kapatırsınız fakat süreç şu şekilde ilerler ise; arkadaşınız benzer kişiler ile ne zaman bir araya gelse sizinle ilgili olumsuz bir konuşma olduğundan bahsediyor, her seferinde sizi savunduğunu aktarıyorsa orada sorgulayacak duruma gelmeliyiz.

Pardon da sen benim arkadaşımsan neden sürekli senin yanında bunu yapabiliyorlar? Ülkede konuşacak konu mu yok, yoksa sen de bundan keyif mi alıyorsun? Bu tamamen izin vermek ile alakalı. İzin verdiğin takdirde herkes her şeyi sürekli konuşabilir. Benim olmadığım ortamda arkadaşlığımıza yönelik ne yaptığın da en az yanımda olduğunda gösterdiğin davranış kadar önemli.