Son dönemlerde Antalya’da bir başıboşluk, bir vurdumduymazlık hali var.

Kuralsızlık diz boyu.

Malumunuz son dönemlerde yabancı uyruklu vatandaşlar Konyaaltı bölgesini mesken tutmuş. Özellikle Hurma Mahallesi’nde deyim yerindeyse Türk bulmakta zorlanıyorsunuz. Sokak aralarına park yapan araçların büyük bir çoğunluğu yabancı plakalı. Arap, Ukraynalı ve Rus turistlerin yoğunlukta olduğu bu bölgede trafikte kuralları takan yok. Kırmızı ışıkta geçeni mi ararsın, hız sınırını aşanı mı, son ses müzik dinleyeni mi? Rus ve Ukraynalı kişilerin bu kural tanımama cesareti nereden geliyor? Kendi ülkelerinde de aynı davranabiliyorlar mı? Hiç sanmıyorum.

Yetkililerin bu konuda önlem alması gerektiğini düşünüyorum. Değilse yakında üzücü haberler alabiliriz. Bizden uyarması.

Yine son dönemlerde Antalya’nın her köşesinde mantar gibi çoğalan bir elektrikli skuter olayı var. Kim tarafından ihale edildiği, kimin çalıştırdığı, hangi kurullara uyması gerektiği tam anlamıyla açıklanmadan hizmete geçen bu skuterler, gerçekten büyük tehlike saçıyor. Gençlerin büyük ilgi gösterdiği araçları 18 yaş altı çocukların da sık sık kullandığına şahit oluyoruz. Sessiz gittikleri için yayalar tarafından fark edilmesi zor olan araçlar, çoğu zaman kazalara davetiye çıkarıyor. Benzer bir olay yakın zamanda İstanbul’da yaşandı. Skuter kullanan genç bir kız, ani olarak yola geçince arkadan hızla gelen aracın altında kalıp feci şekilde can vermişti. Yine bu araçları kullanan kişilerde herhangi bir eğitim ve belge şartı aranmıyor. Çoğu zaman tek kişilik olan araçlara 2 kişinin bindiğini görüyoruz. Bunun için de zaman kaybetmeden önlem alınmalı. Yoksa İstanbul’da yaşanan olayın bir benzeri Antalya’da da yaşanabilir. Bizden uyarması.

 

Bu işin suyu çıktı!

Yüksek su faturaları can yakmaya devam ediyor. Menderes Türel döneminde Türkiye’nin en ucuz suyunun kullanıldığı Antalya’da maalesef şu anda en pahalı suyu kullanıyoruz. Kimse kusura bakmasın böyle bir halkçı yönetim olmaz. Çözüm üretmek yerine her fırsatta girdi maliyetlerinden söz etmek tek kelimeyle kaçak güreşmektir. Su artışını enflasyona bağlayarak belediyeye bir nefes aldırabilirsiniz. Ancak unutmayın halkın ezilmesine neden oluyorsunuz. Su bir gereksinimdir. Bu nedenle Antalya Su ve Atıksu idaresinin çözüm üretip Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e götürmesi gerekir.

Merak ediyorum, halkçı geçinen CHP’li Büyükşehir Belediyesi meclis üyelerini bu durum hiç mi rahatsız etmiyor? Neden biri de çıkıp ‘gelen yüksek su faturaları kabul edilemez’ demiyor? Peki ya İYİ Partili meclis üyelerine ne demeli. Anlaşılan bu durum onları da rahatsız etmiyor.

Haydi, iktidar olan onlar ve kendi getirdikleri bu düzenin devamını istiyor olabilirler. Peki, AK Parti ve MHP'li üyeler bu konunun üzerine neden yeterince gitmiyor? Neden mecliste gündeme getirip bir çözüm sunmuyor? Halk sizleri bu sıkıntıları çözmek için seçmedi mi?