Kadına şiddet, çocuğa şiddet, yaşlıya şiddet vs…
Şiddetin her türlüsüne şahit oluyoruz şu sıralar…
Televizyonlarda haber izlemeye, gazete okumaya korkar hale geldik. Akılalmaz vahşetlere tanık oluyoruz. Sanki gerçek değilmiş gibi, korku filmi izlermiş gibi izliyoruz yaşananları…
 
Bir eş düşünün. Eşini barda, pavyonda çalıştıran, vesika çıkartıp hayat kadınlığı yaptıran…
Bir baba düşünün. Öz çocuğuna, kızına cinsel tacizde bulunan, “Sizi de ananız gibi o… yapacağım” diye tehdit eden…
 
Bir çocuk düşünün. Hele de kız çocuğu. En çok güvenmesi gereken, en çok inanması gereken babası tarafından tacize uğrayan. Arkasındaki dağ olması gereken babası tarafından dövülen, işkence edilen ve öldürülmekten korkan…
 
Ve bir kadın, bir anne düşünün ki, bu adamın (adam demem lafın gelişi) korkusundan 4 evladıyla birlikte aylardır o sığınma evi senin bu sığınma evi benim kaçak hayatı yaşayan…
 
‘Yok artık’ dediğinizi duyar gibiyim. Ne yazık ki var. Ne yazık ki bu bir hayal ürünü hikaye filan değil, gerçeğin ta kendisi…
Adı Ayşe, Fatma, Zeynep ya da başka bir şey. 
Adının önemi yok, bir kadın, bir anne. 
Ve bu kadın, bu anne 4 kız evladıyla birlikte aylardır kadın sığınma evlerinde korku içinde yaşıyor. Sık sık yer değiştiriyor çünkü eşi olacak, daha doğrusu eski eşi (boşanmışlar) çocuklar bulundukları yerde okula kaydoldukları an onları buluyor.
Bir şekilde ulaşıyor ve tehditlerine devam ediyor. Hakkında defalarca alınmış uzaklaştırma kararı olmasına rağmen bu canavar ruhlu kişi ne yapıp edip korku salmaya devam ediyor. Bakın bu kişilerin adlarını yazamıyorum. Korkumdan değil, o kadın, o anne öyle istediği için…
 
‘Nasıl olur, burası dağ başı mı’ diye isyan edenler size söylüyorum.
Evet burası dağ başı değil. Polis de var, yargı da var ama içimizdeki canavarlar durdurulamıyor…
Görüyorsunuz işte.
Her gün ya bir dayak, işkence olayı veya bir cinayet haberi işitiyoruz.
Arkası kesilmiyor.
Onca yasal düzenleme, onca güvenlik önlemi var ama nafile.
Bitmiyor, bitirilemiyor.
 
Ve şimdi o kadın, o anne ve 4 evladı sığınacak başka limanlar arıyor. Bu ülkede yaşama şansı kalmadığını düşündüğü için başka bir ülkeye iltica etmenin yollarını arıyor. “Ben evlatlarımla yaşamak istiyorum imdat“ diye haykırıyor belki duyan birileri çıkar umuduyla…
 
Ne dersiniz?
Bu imdadı duyan birileri olur mu acaba?