BİR..
Üniversite’de bir bölüm öğrenci önceki gün gösteri yaptı..
Gösterinin amacı, Uludere’de 33 kişinin öldürülmesini protesto etmek..
“Bazı” basın kuruluşları bunu “Üniversite huzur bulamıyor” diye verdi..
Aslında..
O gösteriyi yapan öğrenciler sadece olayı protesto etmedi, aynı zamanda bölücü örgütün propagandasını yaptı..
Bu gösteri sokakta yapılsa, polis engeline takılacaktı..
Üniversite ortamı daha rahat..
Aşırıya kaçmayınca müdahale eden de olmuyor..
Bu nedenle kampusu tercih ettiler..
Gösterilerini yaptılar, dağıldılar..
Ama..
Bu yıl yapılacak rektörlük seçimleri öncesinde..
Mevcut Üniversite yönetimini “kötü” göstermek isteyenler, hemen “bazı” basın kuruluşlarını kullanmaya başladı..
Basit bir protesto olayını bile “Üniversite’de huzur kalmadı” diyerek bir şekilde “karalama”ya çalıştı..
Bunu yiyen de var, yemeyen de..

***

İKİ..
Pazartesi günü Muratpaşa Belediyesi’nde bir tören vardı..
Büyükşehir’de kırmızı araç alımına karşı çıkan Başkan Süleyman Evcilmen, kendi belediyesine 50 araçlık bir takviye yaptı..
Bence..
“Kiralık” araçlarla işi götüreceğine, kendi aracıyla çalışmayı yeğleyerek çok da iyi yaptı..
Ancak..
Araç konusunda bu kadar hassas olan Evcilmen’in, aynı hassasiyeti “belediye için çalışan” insanlara da göstermesini beklerim..
Güvenlik, temizlik ve çevre düzenlemesi gibi işlerde çalıştırılmak üzere alınan elemanların sadece “asgari ücret” düzeyinde ve adeta “köle” gibi çalıştırıldıklarını Başkan biliyor..
Kendi çalışanları için yarattığı imkanları, kendisi için çalışan bu “taşeron firma” işçilerine de yaratabilir..
Tamam, bu iş için ihale açıyor ve kazanana işi veriyor..
Ama..
Bu insanların izinsiz, çoğu zaman maaş almadan çalıştığını da biliyor..
Sosyal belediyecilik yaptığını öne süren Evcilmen’in, bu elemanların “daha insani” şartlarda çalıştırılması ve maaşlarının iyileştirilmesi için, ihale şartnamesine özel bir madde koyduramaz mı acaba?
Yeni yılın ihalesi gecikti ve henüz yapılmadı..
Bence, bunu –hemen- yapabilir..
Hatta..
Bunu bütün belediyeler yapmalıdır..

***

ÜÇ..
CHP’nin Antalya İl Başkanı, “megaloman”lıkta hiç anlaşamadığı Büyükşehir Başkanı’yla adeta yarışıyor..
Önceki gün yine esmiş gürlemiş..
“1700-1800 civarındaki yeni üyeyi” iptal ettirecekmiş..
Bunu yiyen de var, yemeyen de..
Soralım..
Bu kadar kişiyi kim üye yaptı?
Ülken’in “sahtekarlıkla” suçladığı CHP Genel Merkezi’nin ilgili organları ve Genel Başkanı..
Bunları kim iptal edecek?
Ülken’in “sahtekarlıkla” suçladığı CHP Genel Merkezi’nin ilgili organları ve Genel Başkanı..
Bu durumda “üye iptali” mümkün mü?
Elbette değil..
Ülken kime karşı savaşıyor?
Mensubu olduğu partinin yetkili organlarına ve Genel Başkanı’na..
Bir insan, ancak bu kadar “kendi ayağına sıkar”..
Yeniden Genel Başkan olmak için yırtınan Deniz Baykal buna bir gaz verdi, Ülken de uçmaya başladı..
Bakalım ne zaman ayağı yere basacak..