Ak Parti’lilere seslendiğim dünkü yazıma son derece olumlu tepkiler geldi. Arayan herkes benimle aynı fikirde olduğunu ifade etti. Bugün çok ama çok önemli gördüğüm bir uyarıda daha bulunmak istiyorum. Bu uyarıyı yaparken, Ak Parti içerisinde birileri “Menderes Türel’in adaylığını engellemek istiyor” iddiasında değilim.
Uyarım çok yoğun olmasa bile böyle bir görüntü veriliyor olmasına yöneliktir. Sayıları az da olsa aslında partisine zarar verdiğini görmediği için böyle bir çaba içerisine girenlerle ilgili başka kesimler tarafından gündeme getirilen iddiaların artyle bir çabmaya başlamasına yöneliktir. Ve bu görüntünün Ak Parti’ye hiç ama hiç yakışmıyor olmasındandır.
Hiçbir Ak Partili’nin, Menderes Türel ismi 12 Haziran öncesi bu kadar büyük önem taşırken, kendi ikbali için Türel’in adaylığını engelleme çabası içerisine girmeye hakkı yoktur. Kendi ikbali için böa içerisine girenlerin, önce kendi ikbalini ateşe attığını görmesi gerekir. Çünkü Bugün Türel ismi, Şubat ayında bizzat Ak Parti tarafından yaptırılan araştırmalarda kendisi dışında artı 1, eksi 1 milletvekili demektir.
Herkesin kabul etmesi ve görmesi gereken bir gerçek var. Antalya, ülkemizin diğer şehirlerine benzemiyor. Burada aday isimleri çok ama çok önem taşıyacak. Buranın seçmen profili, başka yerlere benzemiyor. Belkide 81 vilayet içerisinde en çetin yarış, bu şehirde yaşanacak. Ve o yarışta Menderes Türel ismi çok büyük önem arz edecek.
Teşkilat içinde varsa böyle bir çabası olanların, Türel’in önünü kesebilmesi mümkün değildir. Çünkü Böyle bir çaba içerisine girenlerin unuttuğu bir gerçek vardırki, o gerçek, bu partinin başında Başbakan Tayyip Erdoğan gibi yılların deneyimli bir teşkilatçısının bulunmasıdır. Yine bilinmesi gereken bir gerçek varki, o gerçek, aday isimleri belirlendiği zaman, Antalyalıların fikirlerinin çok ciddi şekilde dikkate alınacak olmasıdır.
Tekrar ediyorum. Böyle çabalar olduğunu iddia etmiyorum. Ancak ciddi şekilde iddia edip, bize de “Neden susuyorsunuz?” diye tepki gösterenler var. Temayül yoklamasının öncesinden başlayıp, temayül yoklamasında doruğa çıkan ve sonrasında da devam eden bu tepkiler karşısında çok zor durumda kaldığımızın da bilinmesi gerekir.
Öyle iddialar gündeme geliyorki, ben kendi adıma utanmaya ve “Ne oluyor?” demeye başladım. Umarım hiç birisi doğru değildir. Bu tür meseleler Ak Parti’ye yakışan ve bu kadar önemli bir seçim öncesi zarardan başka hiçbir sonuç vermeyecek meselelerdir.
Dünkü uyarımı tekrar ediyorum.
Hiçbir Ak Parti’linin ülkemiz ve Antalya için bu kadar önem taşıyan bir seçim öncesi kişisel hesapları ile partiyi karıştırmaya hakkı yoktur. Hiç kimsenin bugün milletvekili adayı olabilmek, yarın belediye başkan adaylıkları ile ilgili hesaplar yüzünden, bu partiyi, hiç olmadığı bir görüntü içerisinde göstermeye hakkı yoktur.
Hiçbir çıkar beklentisi olmadan Ak Parti’nin bu seçimden de zaferle çıkması için gün sayan insanlar, böyle bir çaba içerisinde olanlar varsa, o kişileri asla unutmayacaktır.
Türkiye'nin bir dönem daha bu partiye ihtiyacı olduğunu gören şahsım adına, böyle kişiler varsa, takipçisi olacağımın ve her platformda bunu ifşa edeceğimin de sözünü veriyorum. Hiçbir beklentisi olmadan, sadece Ak Parti'nin hizmetlerine inandığı için başarı bekleyen kesimlerin, hiçbir aday adına hareket etmeden, sadece doğrunun yanında olan kesimlerin, tepkisiz kalması beklenmesin.