Üretim ve tüketimdeki hızlı büyüme, dünya nüfusunun hızla artması, serbest piyasa modelinin oluşturduğu aşırı rekabet koşulları, sürekli olarak ürün geliştirme ve yenileme zorunluluğu, istihdamı artırma çabaları, toplumun aşırı tüketime yönlendirilmesi, savaşlar ve kazalar beraberinde çevre sorunlarını da getirmiştir.

Doğal kaynak kullanımı, doğal kaynakların kendisini yenileme kapasitesini aşınca, çevresel sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştır. Çevre kirlenmesinin etkileri küresel boyutlara vardığı için, sorunun çözümünde bireysel, bölgesel veya ulusal yaklaşımlardan daha çok, küresel çözümler önem kazanmaktadır.

Çernobil kazası veya ozon tabakasının incelmesi bütün dünyayı etkilemektedir. Bu özelliği nedeniyle çevre konusu, Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası ve benzeri uluslararası kuruluşların görevleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır.

İnsanoğlu kendisine daha iyi yaşam koşulları sağlayabilmek için sürekli bilimsel ve teknolojik gelişmeler sağlamış, bu gelişmeler ekolojik sistemi etkileyecek önemli çevre sorunları oluşturan boyutlara varmıştır.

Hızlı nüfus artışı, sanayileşme ve kentleşmenin hava, su ve toprak kirliliği gibi önemli çevre sorunlarının başlıca nedenleri olduğu söylenebilir.Çevre sorunları aynı zamanda küresel bir sorun olduğu için uluslararası kuruluşların faaliyetlerinde ve sözleşmelerde de yer almaktadır.

‘Şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir’ büyük önder Atatürk’ün 1930 yılının ilkbaharında ilk kez gördüğü Antalya için söylediği güzellemedir.

Bu güzel şehre hepimiz sahip çıkmalıyız. Her yıl yerli ve yabancı milyonlarca tatilciyi ağırlayan Antalya doğal güzelliklerini kaybetmemelidir. Doğamızı koruyalım.

Çok güzel akarsu, çay ve derelerimiz var. Görüyorum ki yeteri kadar bu güzelliğe sahip çıkmıyoruz. Mesire alanı olmayan bu yerlerde yapılan pikniklerde bırakılan çöpleri haliyle temizleyen de yok. ‘Çöpü atalım gitsin akan suda kaybolur gider’ düşüncesi hakim. Öyle değil, atılan her çöp suyun altında ve canlıları da tehdit ediyor. Bilmiyor ki avda yakaladığı balık ne kadar sağlıklı. O balığı hasta eden kim, biziz. Gelecek nesillere yaşanabilir güzel bir çevre Antalya bırakalım.