Birçok konuda Avrupa’dan geri olsak da alengirli işlerde üstümüze yok…
Dolandırıcılık, üçkağıt, hile, hurda dedin mi kimsenin aklına gelmeyecek yöntemler sadece bizde oluyor. Bu anlamda oldukça yaratıcı bir milletiz vesselam…
Sayısız örneği var ama ben bugün size çeşitli yöntemlerle binlerce insanı tuzaklarına düşüren dolandırıcıların son yöntemlerinden birinden bahsedeceğim.
İlamsız İcra…
İcra’yı iyi kötü biliyoruz da bu ‘ilamsız’ ne ola ki?..
Hukukçular bilir ama birçoğumuz bunun ne anlama geldiğini bilmiyoruz. Ta ki başımıza gelene kadar…
Açıklayalım.
İlamsız İcra, borç olmadığı halde ve hiçbir belgeye gerek duyulmadan çıkarılabilen icra takibi demek…
Yani, hiç kimseye tek kuruş borcunuz olmasa dahi bir gün kapınıza icra takibi gelebilir demek…
Bu şöyle oluyor; icra takibinin yalnızca mahkeme kararıyla olabileceği kanısı yaygın olsa da bir yargı kararına dayanmadan ve açarken de hiçbir belge veya senede ihtiyaç duyulmadan ‘ilamsız icra takibi’ başlatmak mümkün…
İşte bunu bilen dolandırıcılar, icra dairelerine giderek 50-100 lira gibi küçük bir masrafla, kimlik bilgilerini ele geçirdikleri insanlar hakkında ‘ilamsız icra takibi’ başvurusu yapıyor. Bunun için herhangi bir mahkeme kararı, belge filan gerekmediğini bildikleri için de genellikle çok yüksek olmayan meblağlar talep ediyorlar.
Ve özellikle yaşlıları hedef alıyorlar…
Buradaki hassas nokta şu; Böyle bir tebliği alan vatandaşlar genellikle borçları olmadığı için bir yanlışlık yapıldığını düşünerek itirazda bulunmuyor. 7 gün içinde itiraz edilmediğinde ise bu ‘hayali’ borcu kabul ettiğiniz varsayılıyor ve ardından haciz işlemi başlatılıyor…
Uzmanlar, bu tür durumlara karşı uyanık olunması gerektiğini belirtiyor ve muhakkak yasal süre, yani 7 gün içinde itiraz edilmesini istiyor. Çünkü geçerli bir belgeye dayandırmadan, itiraz edilmeyeceği varsayımına dayanarak yapılan bu işlem, her şeyden önce hileli bir davranış ve kandırma niteliğinde. Kamu kurumunu, yargıyı aracı kılarak haksız bir kazanç elde etmek. Bunu yapan kişiler, genelde bir kişiye yapmıyor birçok kişiyi aynı yöntemle dolandırmaya çalışıyor. Bu da niyetin haksız kazanç elde etmek olduğunu açıkça gösteriyor. Bu nedenle, dolandırıcılık şüpheniz varsa, takibe itiraz etmekle kalmayın suç duyurusunda da bulunun. Teşebbüs olarak kalsa bile bu bir suçtur. En azından başka birinin daha başına gelmesini engellemiş olursunuz.
Bir hukukçu dostuma sormuştum bunu. Yıllardır aynı yöntemle binlerce insanın canının yakıldığını ondan öğrenmiş, bir yazımda da buna değinmiştim. Son zamanlarda dolandırıcılık yöntemi olarak yaygınlaşınca bir kez daha gündeme getirmek istedim.