Her ülkede olduğu gibi bizim toplumumuzda suç işlemeyi alışkanlık haline getirenler var. Verilen cezalara aldırmıyorlar. ‘Huylu huyundan vazgeçmez’ Kime ceza, kime mükafat. Üç kadın arkadaş bir kaza sonucu aynı anda hayatlarını kaybedip cennete giderler. Cennetin kapısında onları karşılayan melek, “Sizin burada uymanız gereken tek kural var, o da ördekler. Dikkat edin, sakın üstlerine basmayın” der. Sonra kapı açılır, üç kadın cennete girerler. Gerçekten de etrafta ördek doludur. Üstlerine basmamak adeta imkansızdır. Dikkat etmesine rağmen kadınlardan biri kazayla bir ördeğin üstüne basar. Cebrail hemen belirir. Yanında son derece çirkin bir adam vardır. Kadını kolundan adama kelepçeler ve “ördeğin üstüne basmanın cezası olarak sonsuza kadar bu çirkin adama kelepçeli olarak yaşayacaksın” der. İkinci gün kadınlardan biri yine kazayla bir ördeğin üstüne basar ve Cebrail anında yanında çok çirkin bir adamla gelip kadına ceza olarak birbirlerine kelepçeler. Üçüncü kadının gözü bu olaylardan çok korkar. Diğerlerinin akıbetine uğramamak ve sonsuza kadar çirkin bir adama kelepçelenip yaşamamak için her attığı adıma çok dikkat etmeye başlar. Aradan aylar geçer ve hiçbir ördeğin üstüne basmaz. Derken bir gün Cebrail belirir. Bu kez yanında boylu poslu inanılmaz derecede yakışıklı bir adam vardır. Cebrail hiçbir şey söylemeden yakışıklı adamla kadını kelepçeler ve hiçbir şey söylemeden çeker gider. Kadın artık mutluluktan uçmaktadır. O güne kadar gördüğü en yakışıklı adamla kelepçelenmiştir. Adama döner ve “ben acaba ne yaptım da sonsuza kadar senin gibi güzel bir adamla birlikte olmayı hak ettim” diye sorar. Adam suratı asık bir şekilde cevap verir:“Vallahi seni bilmem, ama ben az önce bir ördeğin üstüne bastım.”