Toplumumuzda en önemli konular kağıt üzerinde kalıyor.

Herkes özellikle kadın erkek arasında eşitlikten söz ediyor.

Ama ülkemizde kadın erkek eşitliğinde yıllardır bir adım atılamadı.

2021 yılındaki verilere göre ülkemizde 42 milyon 272 bin kadın nüfus, 42 milyon 428 bin erkek nüfus mevcut, yani erkek nüfus sadece 156 bin fazla gözüküyor.

Yani nüfusta müthiş bir eşitlik varken, bunun sosyal hayata yansıması gözükmüyor.

TBMM buna dahil, birçok kamu kuruluşu, sivil toplum kuruluşları erkek egemen yapı içinde.

Sporun yapısında da bu böyle. Milli takımlar başta olmak üzere kulüp takımlarının haberleri, maçları daha ön plânda bunun neticesi olarak aynı branşların ekonomik bütçeleri arasında dağlar kadar fark var.

Ülkemizde bütün branşlarda bunu görebiliyoruz, aynı tempoda ağır antrenmanlar yapan kadın sporcular aynı branştaki erkek sporcudan çok çok az maddi kazanç elde edebiliyorlar.

Ağzını açan herkes toplumda kadın erkek eşitliğinden bahsederken bunun yansıması hayatın içinde maalesef yok.

İnsanın kendi gayreti, çalışması, sarfettiği eforla oranlı yani alın teriyle eşit sporda da bunu göremiyoruz.

Ülkemizde kadın futbolu, kadın boksu, kadın güreşi gibi son yıllarda spor hayatımıza giren branşlar dışında birçok branşta erkek ve kadınlar yıllardır aynı branşlarda mücadele etmelerine rağmen erkeklerle aynı ekonomik koşullara sahip değiller üstelik bu konu dile getirilmiyor bile.

Bazıları erkek ve kadının fiziki güçleri bir değil diyebilir, fakat ben de onlara gerçek anlamda antrenman yapan kadın takımlarının antrenmanlarını ve tüm kapasitelerini koydukları maçlarını izlemelerini öneririm.

Milli takımlarda olsun kulüp takımlarında olsun kadın voleybol, basketbol, hentbol, güreş, boks, atletizm, yüzme takımlarına son yıllarda buz hokeyi ve diğer branşlarda da Avrupa, Dünya şampiyonalarında ve olimpiyatlarda üst derecede başarı elde ettiği görülecektir.

Bireysel olarak da birçok branşta birçok kadın sporcumuzun Avrupa, Dünya şampiyonalarında ve olimpiyatlarda derece yaptığı ortadadır.

Bu kadar gayrete ve çalışmaya rağmen aynı branştaki kadın erkek sporcuların maddi kazançlarının arasında uçurum mevcut, hele bu her branşta alt liglere gittikçe bu uçurum daha da büyüyor.

Başta Gençlik ve Spor Bakanlığı, spor federasyonları, spor kulüpleri, özellikle kadın haklarından bahseden sivil toplum kuruluşları bu maddi eşitsizliğe çare bulmak için birtakım teoriler geliştirerek bunu hayata geçirebilirler.

Gerçek anlamda kadın erkek arasında eşitlikten ve yan yana yürümekten bahsediliyorsa birçok konuda olduğu gibi sporda da bunun uygulanması toplumumuza kazanç sağlayacaktır.

Gönlünüz dostluk ve spor dolsun.