Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı ve AK Parti Antalya Milletvekili adayı Lütfi Elvan’a dikkatinizi çekmek istiyorum..

Antalya için ortaya koyduğu projelerle ilgili verdiği sözler inanılacak gibi değil..

Nitekim, muhalif kanattan insanlar, Elvan’ın söylediği “hızlı tren, bölünmüş yollar ve çevre yolları, otobanlar, raylı sistem, havaalanı” gibi çalışmaların birer “hayal” olduğunu söylemekten çekinmiyor..

Niye?

Çünkü, bu tür vaadleri uçuk görüyor, kafası pek almıyor..

Oysa..

Elvan’ın sözünü ettiği projeler Türkiye’nin birçok bölgesinde uygulandı, hala da uygulanıyor..

Antalya’da ise vaadler söylemde kalmadı, uygulanmaya başladı bile..

Muhalefet kesimi çalışmalarına başlanan somut gelişmelere inanmıyor..

Ama..

Asgari ücretin 1.500 lira, mazotun 1.5 liraya düşeceğine inanıyor..

Niye?

Çünkü, partisi ve ortaklık yaptığı diğer partilerin vizyonu ancak “devlet imkanlarıyla yapılacak işler”le sınırlı..

Oysa..

Asgari ücretin artmasına sadece devletin değil, personel çalıştıran özel sektörün de karar vermesi gerekiyor..

İşte bu noktada iki örnek vereceğim sizlere..

Okuyun ve kim haklı kararı siz verin..

Lütfi Elvan, seçim sürecinde muhalefet partisi liderlerinin vermiş olduğu vaatlere dikkat çekerek diyor ki:

“Biz diyemez miyiz 'mazotu 1 lira yapıyoruz' diye, biz akılsız mıyız, enayi miyiz? Mazotu 1-1.5 lira yaptığımız anda ülkeyi karanlığa götürürüz..”

Kemal Kılıçdaroğlu ve Devlet Bahçeli’nin, asgari ücretle ilgili vaadlerini biliyorsunuz..

Konuyla ilgili konuştuğum işadamlarından çoğu buna tepki gösteriyor..

Diyorlar ki:

“Yahu bu Kılıçdaroğlu ve Bahçeli ne konuştuklarının farkında mı?

Asgari ücretin muhatabı direkt olarak özel sektördür..

İçlerinden bir tanesi özel sektör temsilcileriyle görüşüp, ‘asgari ücret 1.500 liraya çıkabilir mi, çıkarsa neler olur’ diye sordu mu?

Asgari ücret 100 lira bile arttığında, bunun mali sonuçlarını hiç hesap ettiler ya da ettirdiler mi acaba?

Başkasının cebinden çıkacak para için bol keseden atıyorlar..

Olmayacak vaadlerde bulunuyorlar, milletin de hoşuna gidiyor..

Öyle kolay değil bu işler..”

Şimdi oturun ve bir “bütçe” sorunu olan asgari ücretin yükseltilmesi ile mazotun ucuzlatılması mümkün mü değil mi diye biraz kafa yorun..

Gönlüm asgari ücretin net 5.000 lira, mazot dahil bütün akaryakıt çeşitlerinin en pahalısının 1 lira civarında olmasını istiyor..

Ama, bunun mümkün olmadığını herkesin bilmesi gerekiyor..

Çünkü..

Bu işler bir bütçe meselesi..

Düşünün..

Her evin bir geliri ve bu gelire göre yaptıkları bir harcama planı var..

Eğer ekstra bir “harcama”nız olacaksa, bütçenize ayrı bir yük getirecektir..

Geliriniz aynı olur, buna rağmen ekstra bir harcama yaparsanız bütçeniz açık vermeye başlar..

Bu yükü kaldırabilmeniz için ya gelirinizi arttıracak bir yol bulacaksınız, ya da “ödeyebileceğiniz miktarda borçlanma” yoluna gideceksiniz..

Veya evin başka giderlerinden kısacaksınız..

Bunların hepsi  evin içinde başka sorunlara ve tepkilere neden olacaktır..

Devlet bütçelerinin mantığı da hemen hemen aynıdır..

Asgari ücreti yükselttiniz, mazotu indirdiniz..

Gelirinizi arttırmazsanız, bunu ancak başka ürün ya da hizmetlere ZAM yaparak karşılayabilirsiniz..

Bu da asgari ücreti arttırdığınız miktarı, eritip bitirecektir..

Devletlerin gelirleri sadece ‘dolaylı ve dolaysız vergiler’dir..

Birinden kısarsanız, bir başkasını yükseltmek zorunda kalırsınız..

Ya da bir harcamayı yükseltirseniz, bir başkasından kısmak zorunda kalırsınız..

Bu da bütün hizmet dengelerini bozar..

Asgari ücret için özel sektörle yaşayacağınız dünya kadar sorunun altından kalma ihtimaliniz de oldukça yüksektir..

Siyasetçi, bir şey vaad ediyorsa, bunun artılarını ve eksilerini bu millete anlatmak zorunda..

Bakıyorum da, herkes bol keseden atıyor, ama hiçbiri “riskleri” ortaya koymuyor..

Yani; vatandaş açık-seçik kandırılıyor..

Evet..

Lütfi Elvan’ın sözlerini aktardım..

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin söylemlerini zaten biliyorsunuz..

Özel sektörün asgari ücretle ilgili düşüncesini de paylaştım..

Akılcı olun ve samimiyetle şuna cevap verin:

Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin vaadleri sizce “gerçekçi ve uygulanabilir” vaadler midir?

Düşünün biraz..