Taksim Gezi Parkı protestoları tüm yurtta aldı başını yürüdü.
Türkiye genelinde bu protestolara katılım oranının yüksek olduğu iller arasında yer alan Antalya’da, önceki akşam gelişmeler had safhadaydı.
Milyonlarca kişi Medya’nın duyarsızlığından Sanal Medya aracılığıyla şikayetçi olurken, dün gördüm ki tüm gazeteler ve yazarlar, en son gelinen noktayı büyük puntolarla yazma gereği duyup, televizyonlarda da bu konuda kıpırdanma başlamış.
Ben asla bu konuya girmeyeceğim.
Zira gelişmelerin ilk günlerinde olmasa da, zaten girenlerin çoğu gireceği kadar girmiş.
Ama şu bir gerçek ki, önceki gün yani cumartesi akşamı Antalya-Alanya Karayolu’nda yapılan art niyetli eylemi asla ve asla tasvip etmiyorum.
Milletin geçtiği ana yolu kapatıp, evinin ve iş yerinin çöplerini döktüğün konteynırları yola saçıp, onları ateşe vermekle, polise taş atıp, bira şişeleri fırlatmakla hak aranmaz.
Parti binaları taşlanıp, Molotof kokteylleriyle saldırmak, haklı olduğun bir uğraşı boşa çıkartmaktan öteye gidemezsin.
Bunun adı ne direniş yada karşı koymadır, ne de hak arayışıdır.
Antalyalı provokatörlere kanmasın.
** ** ** ** ** **
Cumartesi günü bir yazı yazmıştım.
Daha doğrusu mektup.
İl Emniyet Müdürü Mustafa Sağlam’a, “100. yıl ve Yener Ulusoy Bulvarı üzerinde bulunan üst geçitler, vatandaşın ulaşım sorununu karşılamaktan ziyade, serserilerin, mekanı haline gelmiş. Tinerciler, alkolikler, dilenciler, kadın tacizleri özellikle akşamları o üst geçitleri mesken edinip, bayanlara aman vermemekte” deyip, “Travestilerin de yeni mekanı her iki üst geçit olmuş kimsenin haberi bile yok” demiş.,
“Emniyet müdürümüz. Lütfen bu soruna bir çare bulun. Eşlerimiz, çocuklarımız, analarımız ve bacılarımız dünya kentinin orta göbeğindeki modern üst geçitleri kullanmak yerine, o serserilerle karşılaşmamak adına, çok uzaktaki kavşakları kullanmak zorunda kalıyorlar” sorununu dile getirmiştik.
Yazı çıktığı gün Antalya Gazeteciler Cemiyeti Üyeleri olarak 110 kişiyle Ulupınar-Çıralı gezisindeydik.
Emniyet Müdürü Mustafa Sağlam telefonla aradı.
“Antalya kentinin sorunlarıyla bu kadar yakinen ilgilenip, bana ve çalışma arkadaşlarıma yol gösterici yazınızdan dolayı sizi kutluyorum. Konuyu incelettim ve haklılığınız sonucuna vardık. Gereğinin yapılması için mesai arkadaşlarımla gerekli talimatları verdim. O üst geçitlerin ailelerin yararlanmasından mahrum bırakılması, göz ardı edilebilecek bir durum değil ve derhal çalışmaları başlattık. Ne var ki yazınızda belirttiğiniz dilenci istilası bizimle alakası yok” dedi.
Emniyet Müdürü sayın Mustafa Sağlam’ın, daha yazının çıktığı gün anında müdahil olup, şahsımı da bizzat arayarak, konunun üzerine gidildiğini söylemesi.
Üstelik bunu ülke genelinde yapılan protesto gösterileriyle aynı güne rastlaması, dolayısıyla polisimizin hayli yoğun olduğu bir günde böylesine bir duyarlılık örneği sergilemesi, takdire değer bir davranış şekliydi.
Kendisine Antalyalılar adına teşekkürü bir borç biliyorum.
Evet.,
Bir projeyi yapmak önemli olduğu kadar, marifet o projeyi hayata geçirdikten itibaren koruyabilmektir.
Ne yazık ki, “Benden öncekilerin yaptığı projeden bana ne” zihniyetindeki Büyükşehir Belediyesi, Emniyet Müdürlüğü’nün 100. Yıl ve Ulusoy Bulvarı üzerindeki üst geçitlere verdiği önemin yüzde yüz tersini veriyor.
Oysa ki, oy zamanında Akaydın’a oy veren o üst geçit kullanıcıları, dilencilerin tacizinden yaka silkmiş durumda.
Her duyarlılık alkışlanır. Bir kez daha teşekkürler Sağlam müdür.
Not: Son iki gündür Antalya’da yapılan protesto gösterileri sırasında polisin vatandaşlara karşı tutum ve davranışları, tüm Türkiye’den takdire değer bulunduğu için bu kentin yaşayanı olarak hakikaten gurur duydum.
Trend Haberler

Antalya'da yarın hava nasıl olacak? 1 Ağustos Cuma

Yapımı devam eden kavşaklar için ilk müjde geldi: Kepezüstü kavşağı Perşembe açılıyor

Manavgat'ın lezzetleri tescilleniyor

Gökhan Böcek’ten tehdit mesajı iddiası: Hepinizi yakarım!

Cansel Çevikol istifa etti

Büyükşehir’de soruşturma genişliyor: Bir müdür daha gözaltına alındı