Bugün sizlere Afife Demirteş ile Cemal Altan’dan iki paylaşım aktaracağım..

Demirtaş Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’a seslenmiş, Altan “dünyayı sadece kendilerinin zanneden” insanlara..

Herkes kendine düşen” hisse”yi alsın artık..

SOKAK KEDİSİ KATİLİ OLMA

Yazar arkadaşımız Afife Demirtaş, hoş görüntüler içermeyen fotoğraflarla birlikte şu yazıyı paylaşmış:

“Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'a:

Daha kaç sokak kedisinin katili olmaya devam edeceksiniz sayın Ümit Uysal?

Bir yıldan fazladır Meltem Mahallesi 3807. Sokak Mecdude Başakıncı Ortaokulu civarındaki parklara 8-10 adet kedi kulübesi istedik sizden..

Turunç Masa adıyla istek-öneri diye güya bir iletişim ağı kurmuşsunuz..

Bu boş masayı kaç kez aradığımızı biz de unuttuk..

Her arayışımızda akla hayale gelmeyen bahanelerle atlatıldık..

Sayın Başkan, davalarına baktığınız müvekkillerinizin dava konusu olan olaylarını öyküleştirmeye çalışacağınıza görevinizi yapınız diyoruz..

Bu kaçıncı sokak hayvanının sizin görevinizi yapmamanız yüzünden öldüğünün resmidir?

Daha kaç tanesinin ölmesini istiyorsunuz?

Her hafta ezilen bir sokak hayvanını yazmaktan yorulduk..

Yetmedi mi?

Her seferinde sokak canlarıyla ilgili yazdığımız bu yazılardan haberdar olamıyorsanız eğer, ya bir KBB doktoruna başvurun ya da çevrenizdeki haber ağını uygun bir çöp konteynerine atıverin..

Tıpkı ezilen bu can kedimizin çöp konteynerine atıldığı gibi!..

Sayın Başkan, hayvansever dostlarımızın sizi protesto etmeleri dileğiyle..”

Gayet iyi çalışan Ermenek sokak hayvanları rehabilitasyon merkezini, görevlendirdiği kişilerle “İŞLEMEZ” hale getiren..

Ve “Turunç Masa” gibi hem çok pahalı hem çok gereksiz bir iletişim birimini devam ettiren..

Ve “kedi kulübesi” gibi basit bir isteği bile yerine getirmeyen..

Muratpaşa Başkanı, umarım bu yazılanı ve feryadı görür de gereğini yapar..

Umarım..

DÜNYA SADECE İNSANIN MI?

Eski bir belediyeci olan Cemal Altan ise, yine “KEDİ”lerle ilgili çok çarpıcı bir olay paylaşmış..

Çoğunuz hak verecek, çoğunuz da utanacaksınız..

Apartmana giren kedilerden rahatsız olan apartman yöneticisi binanın ilan panosuna astığı kağıda aynen şöyle yazar:

“Kapının kapatılmasına ve kedilerin içeri girmemesine dikkat edilmesi rica olunur..“

Yöneticinin hesap etmediği bir şey vardır..

Aynı apartmanda bir veterinerlik öğrencisinin oturuyor olması..

Bina girişindeki “uyarı” notunu gören öğrenci, hemen altına hem ahlaki hem de bilimsel bir manifesto niteliğinde aşağıdaki notu iliştirir:

“Köpek türü günümüzden 15.000 yıl önce, kedi türü ise 5.000 yıl önce insan tarafından kendi çıkarları için evcilleştirilmiştir..

Köpeği avda kendisine yardım etsin, evi ve sürüyü korusun diye; kediyi iyi bir haşere ve fare avcısı olduğu için evcilleştirmişlerdir..

Bu iki hayvan türünün kendi yemeğini bulması ve zor hava şartlarına dayanması çok düşük bir ihtimaldir..

Bu artık insanların görevidir, hayvanları biz korumalı ve beslemeliyiz..

Bir kedinin veya köpeğin tekrar ormana dönüp eski vahşi yaşamındaki gibi avlanmasını bekleyemeyiz..

Zaten insanoğlu ne bir orman ne de avlanacak hayvan bırakmıştır..

Bir kedinin günlük mama ihtiyacı 75 gramdır ve hava soğudukça daha da artmaktadır..

Çünkü kediler vücutlarını ısıtabilmek için çok fazla kalori harcarlar..

Eğer yeterli besin alamazlarsa kendi vücutlarını ısıtamaz ve donarak ölürler..

Bu nedenle üşüyen bir hayvanın apartmana girmesi ve çıkmak istememesi çok normaldir..

Aynı şekilde kediler araba motorlarına da ısınmak için girerler..

Lütfen motoru çalıştırmadan önce bunu kontrol edin..

Ancak bu durumları hayvana yeterli besin vererek ve kötü havalarda içinde saklanabileceği kutular yaparak çözebiliriz..

Sitemizin bahçesinde çok fazla kedi bulunmaktadır..

İnsanoğlunun sebep olduklarını düzeltmek her insanın borcudur..

Lütfen bu konularda hassas davranalım..

Lütfen bu konuda yardımcı olmasanız bile hayvan yardımına koşanlara engel olmayınız..

Dünya sadece insan için yaratılmamıştır, unutmayınız..

Veteriner hekim öğrencisi.. Daire 3.”

Bunları bir düşünün..

Ve gerçekten bu dünyanın sadece insana ait olduğu düşüncesinden vazgeçin..