Akrepler, Boluspor deplasmanından 3 puanla döndü. Hami hoca sütten epey ağzı yanmış olmalı ki, takımı tanımaya başlaması bir hayli sıkıntılı oluyor. Geçen haftaki hezimetin ardından takıma basit müdahalelerle kendine getirmeyi bildi. Peter Janda ortada ilk on birde görev yapması takımın savunma güvenliği bakımından oldukça önemli olduğunu bir kez daha tecrübe ettik. Dolayısıyla takımın sezon sonuna kadar oynatılabileceği belli iskeleti var. O halde en azından devre arasına kadar farklı rotasyonlarla takıma müdahale etmek macera aramak olacaktır. 
Karşılıklı pozisyonlar ilk yarının hızlı oynanmasına neden oldu. İyi bir duran top organizasyonu ile Lokman’ın iştahlı oyununu golle süslemesi de güzel oldu. Ancak yine öne geçtikten sonra kalemizde birçok pozisyon verdik. Bu hususu her yazımda belirtiyorum ama… Teknik ekibin bu konuda duyarsız olması yine maçı lehimize sıkıntıya düşürebilirdi. Bana göre bu maçla beraber takıma bir transfer daha gerçekleşti. Oyunun tıkandığı noktalarda topu dikine sürerek rakip kaleye taşıyan ve götürdüğü her pozisyonda tehlike yaratan Sakıp, bana göre maçın oyuncusuydu. 
Deplasmanda kazanılan 3 puan üst sıralara tırmanma açısından önemli ancak bu oyun daha Antalyaspor’un istenilen performansı değil. Öne geçiren skoru bulduğunda geriye yaslanmayan bir takım olmalı ki Süper Lig’e yakışmalı. Sahada ne istediğini bilen, istediklerini uygulayan ve oyunu kontrol altına alabilen bir Antalyaspor için şampiyonluk hedefi uzakta olmaz.
Bu arada Antalyaspor’un her kademesinde emeği büyük usta, Erdal Akpınar ebediyete göçtü. Antalyaspor camiası olarak değerli büyüğümüze Allah’tan rahmet ve yakınlarına baş sağlığı dilerim.
Antalyaspor’la kalın.