Kısıtlı kadrosuyla sezona başlayan kırmızı beyazlı takım, o dönemde spor otoriteleri tarafından küme düşecek ekiplerin başında gösteriliyordu.
Samimi olmak gerekirse biz dahil herkes yanıldı.
Teknik direktör Bülent Korkmaz’ın öğrencileri, yüreklerini ortaya koyarak mücadele etmeye başladı. Onlar bu kararlılığı gösterdikçe galibiyetler de peş peşe geldi. Devreyi 27 puanla 6’ncı sırada tamamlayan Antalyaspor’da Avrupa Kupaları’ndan söz eden bile oldu.
Herkesi yanıltan, inanılmaz bir başarıya imza atan Antalyaspor’un ligin ikinci yarısındaki performansı merak ediliyordu. Ancak bu kez işler tersine gitmeye başladı. Kırmızı beyazlı takım, tam 7 hafta galibiyete hasret kaldı. Avrupa hesapları yapanları bu kez “Küme düşecek miyiz?” endişesi sardı. İmdada Sivasspor galibiyeti yetişti. Rakibi deplasmanda yenme başarısı gösteren Akdeniz temsilcisi, şeytanın bacağını kırdı, yeniden tırmanışa geçti.
Bu inişli-çıkışlı grafikten sonra kırmızı beyazlı renklere gönül vermiş futbolseverler, Ankaragücü maçının sonucuna kilitlendi. Zira buradan çıkacak olan sonuç Antalyaspor’un geleceğini belirlemesi açısından önemliydi. Kaybedip düşme potasının girdabına mı girecekti, yoksa galip gelip yeniden Avrupa şarkıları mı söylenecekti?
İşte böylesi önemli ve kritik maçın sonucu merak konusuydu.
Karşılaşmanın zor geçeceğini ve kritik bir viraj olduğunu bilen Antalyalı futbolseverler, stada akın etti. Maç boyunca bir an susmayarak takımı ateşledi. Görevlerini eksiksiz yaptı. Maça hızlı başlayan ve 19. dakikada öne geçen Antalyaspor, sonrasında acemice goller yiyince devre 3-2 Ankaragücü lehine sonuçlandı. Bu fırsatı yakalayan Ankaragücü, ikinci yarıda oyunu çirkinleştirdi, futbolcuları yerden kalkmadı. Uzatma dakikalarında bir gol daha bulan Ankara takımı evine 3 puanla döndü, adeta yeniden hayat buldu. Antalyaspor için ise maalesef yeniden stresli günler başladı diyebiliriz.