Antalyaspor’da maalesef altyapı sorunu bitmek bilmiyor.
Sedat Karabük’ün gelişiyle umutlar yeşerdi, ancak bu uzun sürmedi.
“Ne gibi sorun?” dediğinizi duyar gibiyim.
Aslında bilindik sorunlar: Tehdit, oyuncu kayırmalar…
Tabi son zamanlarda bir de Ali-Cengiz oyunları su yüzüne çıkmaya başladı.
Ailelerin altyapı hocalarını arayıp kendi çocuklarını oynatmak istemesi en çok şikayet edilen konu. Bunu yaparken de kimisi tehdit boyutunu bile aşıyor. Üzülerek belirtmeliyim ki her hoca buna direnemiyor. Direnemeyince hiç hak etmemesine rağmen bazı oyunculara şans veriyor, tesislerde kalması için rapor hazırlıyor. Gerçekten hak eden, büyük uğraş veren oyuncular ise yaşananlar karşısında ya kadroya alınmıyor ya da yeteri kadar şans bulmuyor. Tabi durum böyle olunca büyük paralar verip gelecek beklediğin birçok oyuncuyu kaybediyorsun. Torpille oynattıkların da bir süre sonra yeteneksizliği yüzünden yok olup gidiyor. Yani iyi de kötü de belirsizliğe yelken açıyor.
Hocalara tehdit bir tek ailelerden gelmiyor.
Kıdemli olan antrenörlerin altındaki hocalara baskı yapıp istedikleri oyuncuları oynatma arzusu da kulağımıza sıkça gelen sorunlardan. Takımı bilen, çalıştıran hoca doğru bildiğini yapmak yerine kendine verilen talimata uyuyor. Uymak zorunda kalıyor. Aksi halde ekmeğinden olacağından korkuyor.
Antalya’daki amatör küme kulüplerine de yeteri kadar eğinilmediğini biliyoruz, görüyoruz. “Biz Antalyasporuz” edasıyla hareket edilip, amatör takımlara tepeden bakılıyor. Dertleriyle ilgilenilmiyor, ayaklarına gelmeleri isteniyor. Bu böyle devam ederse kaygıyla bakılan Antalyaspor’dan iyice kopmalar başlar. Bu da bana göre en büyük tehlikedir.
Daha önce altyapı konusunda sınıfı geçemeyen ve David Badia gibi bir yeteneksizi Antalyaspor’a getiren yönetim, bugünden tezi yok bu olaya el atmalı. Başta Sedat Karabük olmak üzere bütün hocalarla görüşüp sorunlarını dinlemeli. Aksi halde yaptıkları büyük miktardaki harcamalar boşa gider, kaybeden her zamanki gibi yine Antalyaspor olur. Antalyaspor’un altyapısını üstyapısından ayırmayan biriyim. Hatta altyapıya daha fazla önem verenlerdenim. Çünkü kurtuluşun da orada olduğunu biliyorum. Dolayısıyla fırsat buldukça maçlarını izlemeye gittiğim altyapıdaki bu sorunlara bizzat şahidim. Kimin kimi aradığı, kimin kimi tehdit ettiği, kimin kimin tehditinden tırstığını biliyorum.
Yineliyorum. Başta Başkan Ali Şafak Öztürk olmak üzere, altyapıdan sorumlu yönetici Nurettin Ünal ve diğer yöneticilerin konuyu araştırması lazım gelir. “Adam görevlendirdik” denilerek olaylara duyarsız kalınırsa sonuçları Antalyaspor açısından iyi olmaz. Benden uyarması.
