CHP il kongresi yapıldı ve seçilen kurultay delegeleri, kurultayı beklemeye başladılar.

Daha öncede yazdığım gibi yapılan il kongresi beklenenden çok fazla ilgi gördü ancak kongre sonucu beklenen ilgiyi karşılamaktan çok uzak oldu.

Nail Kamacı, yılların siyasetçisi…

Deneyimli, birikimli ve siyasi inancı çok yüksek biri ve yeniden İl Başkanı seçildi…

Ancak yaptığı liste bu özelliklerini yansıtmaktan çok uzaktı…

Belli ki listeyi kendisinin dışında bazı etkili kişilerle beraber yapmış.

İl yönetimine yakın zamana kadar ülkücü harekette yer almış birisinin alınmasının, parti geleneklerine ne kadar aykırı bir hareket olduğunu sanırım en iyi Kamacı bilir.

Lakin bundan daha vahimi ise “Kurultay delegeleri listesidir.”

Bugüne kadar yapılan kongrelerde yönetime aday olanların yaptıkları listelerde kurultay delegeleri hemen hemen birbirine benzerdi.

Hemen her listede 19 ilçe başkanı ve partili belediye başkanları büyük çoğunlukla yer alırdı.

“İl başkanlığına aday olanlar, kendisine destek vermeyecek olan ilçe başkanı ve belediye başkanını bile listesine yazardı.

“Bunun anlamı, o kişiyi başkan seçen parti tabanına saygıydı.”

Ancak bu kongrede ne yazık ki parti tabanının tercihine saygı kalmamış…

İlçesinde parti tabanının ve ilçe halkının büyük çoğunluğunun desteğini alarak belediye başkanı seçilen 8 CHP’li belediye başkanı kurultay delegesi olarak yazılmamış…

“Hadi diyelim ki Korkuteli Belediye Başkanı Saniye Caran MHP’den gelme…

Elmalı Belediye Başkanı Halil Öztürk AK Partiden gelme…

Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu DSP’den gelme…

Yani, yeni CHP’li olduklarından parti geleneklerini bilmezler diyelim

Peki Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal ile Gazipaşa Belediye Başkanı Mehmet Ali Yılmaz, Kaş Belediye Başkanı Erol Demirhan başka partilerden mi gelme?

Bu başkanlar kurultayda partililerini ve partisini en iyi şekilde temsil etme yeteneğine sahip değiller miydi”

İşin daha ilginci nedir biliyor musunuz?

Kongrede listeler belli olduktan sonra yıllarını bu partiye vermiş kanaat önderleri ile listeler hakkında konuştuk.

Büyük çoğunluğu kurultay delegelerinin yarısını tanımıyorlardı.

Ve Devrim Kök gibi bazı isimler için de “bunların ne işi var bu listede?” diyerek şaşkınlıklarını dile getirdiler.

Aslında olay açık…

Özgür Özel ve ekibi kurultayda kendilerine açık destek vermeyecek olanları liste dışında tutmuşlardır.

Parti içi demokrasi işleyişi ne yazık ki rafa kaldırılmıştır.

Özgür Özel, Genel Başkan olduktan sonra partilileri ve seçmenleri sokağa çekmiş 60’ın üzerinde mitingle heyecanı diri tutmuştur.

Bu mitinglerde demokrasiden söz edip aynı şeyi parti içinde uygulamaması ciddi bir paradokstur…

Kurultay delegesi yapılmayan bu belediye başkanlarının ilçelerinde “bizim başkan anlaşıldı ki parti tarafından pek de tutulmuyor” şeklindeki konuşmalar ve değerlendirmeler yapılmaktadır.

Böylece sizler bu belediye başkanlarını kurultay delegesi yapmayarak onların ilçelerindeki itibarını zedelediniz…