Telefon açan.
MSN?den önce titreşim gönderip, sonra yazı yazan.
Ofise kadar gelip, bir çay içimlik sohbete gelenden tutun da, dost ortamına uğradığım herkesin konuştuğu ortak konu, ?Mustafa Akaydın nasıl öyle bir davranış sergileyebilir ki?.?
Kimileri, ?Bir anlık gaflet? koyuyor adını.,
Kimileri de, ?İç güdünün bir anlık dışa vurması? yakıştırması yapıyor.
Ama bilmiyorlar ki, asıl teşhisi koyacak kişinin yine Mustafa Akaydın olduğunu.
Öncelikle Akaydın bir Tıp doktoru. Her ne kadar Genel Cerrah olsa da branşı, Antalyaspor-Galatasaray karşılaşmasındaki o hareketinin vardır mutlaka bir teşhisi.
Yine dün dost ortamında konuşurken, ?Lig TV görüntülerini bir CD?ye yüklesek. Psikolog veya Piskiyatris?e götürüp izletsek, acaba onun teşhisi ne olurdu? fikri ortaya atıldı.
Sahi teşhis ne olurdu?
Merak ediyorum da, Antalyaspor ile Çorumspor takımlarının maçı olsa, Çorumspor da Kırmızı-Beyazlı ekibe gol atsa, Mustafa Akaydın şeref tribününde yine avuçlarının içleri patlayırcasına alkışlar mı?
?Mustafa Denizli içimizdaki İrlandalılar lafını boşuna söylememiş. Bu yıllar sonra kendiliğinden ortaya çıktı. Hemde Antalya?da? diyen bir dostumuz, ?Hoca hiç de pişman olmuşa benzemiyor? eklemesini de beraberinde yapıveriyor.
Acaba, eve gittiğinde bile ?Ben nerde yanlış yaptım? sorusunu hakikaten sormamış mıdır hoca?
Herkes bir şeyler soruyor.
Ve sorduklarıyla kalıyor.
Son noktayı koyması gerekenin adı belli ama, hiç bir şey olmamış gibi davranmaktan geri durmuyor.
Dün Büyükşehir Belediye Milcisi vardı. Cuma günkü maça damgasını vuran davranış şekli için, ?Acaba meclise getirilir mi? diye düşünmedik değil.
Ama getirilmedi.
Demek ki oldu ve bitti.
Gerçekten öyle mi acaba?
Hoca yaptığıyla kaldı yani.
Ben 1988 yılından bu yana Antalyaspor?u adım, adım takip ederim. Kırmızı-Beyazlı ekibin tarihinde hiç kimse, yaptığıyla kalmadı.
Anılması gerekenler yaptıklarıyla anıldı.
Ve bu camia hiçbir şeyi unutmadı.
San Subaşı?yı nerede görseler saygıyla eline sarıldılar. Hürmette kusur etmediler ve hala da etmiyorlar.
Menderes Türel deseniz ona keza.
Hatta Sedat Peker yaya olarak sokakta yürüse, gidebileceği yere en az 2-3 saat rötarlı gidebilir çünkü önü kesilip, mutlaka eskiler yad edilir.
Nedeni nedir acaba?
Tabi ki bıraktıkları intiba. Kırmızı-Beyazlı kulüp ile ilgili icraatları.
Peki ya Bekir Kumbul?
Kumbul döneminde Antalyaspor çok şeyler kaybetti. Ekonomik açıdan en rahat dönemler ileriki yıllara kara bir gölge gibi yerleşti. Nitekim Antalyaspor hala geçmişin borçlarıyla boğuşuyor.
Mustafa Akaydın, Antalyaspor camiasından Hasan Subaşı, Menderes Türel ve hatta Sedat Peker?in gördüğü hürmetin yarısını görebilir mi?
Cuma günden sonra bana göre zor. Çünkü o Kırmızı-Beyazlı ekibin başarılarıyla mutlu olmuyor. Kırmızı-Beyazlı ekibin rakiplerinin başarılarıyla mutlu oluyor da ondan.
Ama görebilme şansına sahip. Zira, Akaydın 4 yıl 3 ay daha bu kentin belediye başkanı. Dolayısıyla da, camianın gönlünü alabilme şansı var. Nasıl yapar, ne ederde alır bilemem ama almalıdır.
Tabi ki bir takım katkılar koyarak.
Yapar mı?
Yapmaması için bir neden yok ki?
Ama önce kendi yaptığı hareketini bir doktor olarak öncelikle teşhisini koysun ki, beklentiler boşu boşuna olmasın.
Cevabı ?Hoca?da!..
Vedat Gürhan
Yorumlar