CHP’li vekil Çetin Osman Budak’ın önceki gün yazdığım yazıya verdiği cevabı sizlere aktarıyorum..

Bunu bi okuyun, ardından iki-üç kelam da ben edeceğim..

 

BUDAK: TURİZM ÖNEMLİ SEKTÖR

Sayın Tongülüs,

Gazete Bir’de 24.08.2015 tarihinde yayınlanan “Yeterli Olursa Gelişme Olmaz” başlıklı yazınızı, Kastamonu ve Çankırı ziyaretlerim nedeniyle geç yanıtlıyorum.

Turizm,  ülke ekonomisine en fazla döviz girdisi sağlayan sektördür. Geçen yıl yaklaşık 34.3 milyar dolar turizm geliri elde edilmiştir. Türkiye ekonomisinin dolaylı olarak yaklaşık yüzde 12’sini temsil eden turizm, 58 farklı alana iş yaratan ve istihdam sağlayan bir sektördür.

Turizmin önemini bilerek, her zaman siyaset üstü tutulması gerektiğini söyledim, bugün de aynı görüşteyim.

Sayın Tongülüs,

Turizm sezonu öncesinde, Rusya’da yaşanan kriz, Türkiye’nin Avrupa’da bozulan imajı dolayısıyla önlem alınması gerektiği konusunda, gerek turizm örgütleri, gerekse de bizler uyarılarımızı yaptık. Ama ne Hükümet, ne de Turizm Bakanı ortaya çıkmadı. “Geliyorum” diyen kriz geldi ve sadece Antalya’da yaklaşık 500 bin turist kaybı var. Bu kayıp istihdamda da, milli gelirde de kayıp demek. Çok sayıda turizm emekçisi işini, aşını kaybetti. Birçok turizm emekçisi özgeçmişini göndererek, bizden destek istiyor.  

Bu tabloda; uyarılara kulak tıkayanların, iktidar olmalarına rağmen ortada görünmeyenlerin, milletin “uzlaşın” uyarısına rağmen, kendi keyiflerine göre iktidar arayışı için ülkeyi yeniden seçime sürükleyenlerin hiç payı yok mudur?

Sayın Tongülüs,

Hükümet’in turizm örgütlerinden gelen talep doğrultusunda okulların açılışını ertelemesi olumlu bir adımdır. Bu doğrudur. Ancak bunun turizm sektörünün 2015 yılı kayıplarını telafi etmeyeceği de doğrudur. Gerekli önlemler alınmazsa, 2016 yılının kaybedileceği de doğrudur.

Benim tercihim tüm doğruların söylenmesinden yanadır. Açıklamamda, doğrulara da, öngörülere de, önerilere de yer verdim. Yazınızda belirttiğiniz gibi doğrulara “doğru” dedim. Buna rağmen eleştirilmemi, anlamakta güçlük çektiğimi belirtmek isterim.

Sayın Tongülüs,

Dün de söyledim, bugün de söylüyorum. Turizm, Türkiye için stratejik bir sektördür ve siyaset üstü tutulmalıdır. Turizmin daha fazla kan kaybetmemesi için “yakıt desteğinin ödemeleri acilen yapılmalı, yakıt desteği düşük sezonlar için değil tüm yıl verilmeli, uçak başına yakıt desteği yerine boş koltuk desteği verilmeli, ayakbastı ücretleri düşürülmeli, istihdam üzerindeki yüklerle ilgili bir yapılandırma ya da erteleme yapılmalı”dır.

Bu önerilerim dışında yurtdışındaki imaj kaybını ve asıl sorunun da imaj sorunu olduğunu ATSO Başkanı olarak da 2 yıldır sürekli tekrarlıyorum.

Ayrıca, fark etmemiş olabilirsiniz, milletvekili seçildikten sonra turizmle ilgili iki soru önergesi verdim, TBMM’de bir basın toplantısı düzenledim, iki kez de basın açıklaması yaptım. Turizmi hep gündemde tutmaya çalıştım, önerilerimi tekrarladım ve bunu da turizme siyaset üstü bir bakışla yaptım. Çünkü turizm, milyonlarca kişiye iş ve aş sağlıyor. Turizm için atılan her adım, Türkiye için önemli kazançların kapısını açmıştır. Gelecekte de böyle olacağı açıktır.

Yoksa amaç muhalefet etmek olsa ne yazık ki, konu eksikliği sorunu çekmiyoruz. Tam tersine nereye baksak sorun akıyor.

Yazınızda belirttiğiniz yüzde 28 konusuna gelince; Türkiye’de gerçek bir demokrasi ve gelişme olsun, tek biz muhalefette kalalım. Siyasete girerken bunun artık bir onur ve ahlak mücadelesi olduğunu söylemiştim. Bu mücadele anlaşıldıkça oy oranının artacağını göreceğimizden kuşku duymuyorum.

Başarı ve esenlik dileklerimle.

ASLINDA ‘TEŞEKKÜR’ ETMELİYDİ

Ben “tipik bir CHP’li vekil olma” dedim, “Türk tipi siyasetçi olmaya çalışma” dedim, Budak bana, “farklı” bir cevap gönderdi..

Şuna dikkat çektim:

“İktidarın yaptığı her şeye ille de bir ‘kulp’ bulmak zorunda değilsin..

Aslolan, ‘iktidar iyi bir şey yaptığında bunu takdir edip desteklemek, kötü bir şey yaptığında da, niye kötü olduğunu ortaya koyup o işin nasıl yapılacağıyla ilgili öneri getirmek’ değil midir?

Bak ne güzel, yapılan iyi işi ‘olumlu’ bulduğunu söylüyorsun..

İyi de hemen arkasından ‘ancaaaakkk’ diyerek, bu olumlu işleri niye önemsizleştirmeye çalışıyorsun?”

Ve dedim ki:

“Sevgili Çetin, sen bir ‘değer’sin..

Bana göre; birikiminle, kültürünle, bilginle, hayata bakışınla ‘Türk tipi siyasetçi’ olmaktan uzaksın..

Ama, böyle olmak için zorluyorsun kendini..

Yapma..

‘Tipik CHP’li’ bir muhalif vekil olmaya çalışma..

Sen Çetin Osman Budak ol, CHP ‘senin gibi’ olmaya çalışsın..”

Yazımı okuyanların büyük bölümü, “Budak sana teşekkür etmeli” dedi..

Ama..

O bana yukarıdaki yazıyı gönderdi..

Hala “birilerini suçlamanın” ve “laf salatası” yapmanın peşinde..

Ya yazdıklarımı anlayamadı, ya da anladı, ama (2 ay sonra seçim var) anlamak işine gelmedi..

Kendisi bilir..