“Gazetecilik; haber gizleme sanatı değil, haber verme zanaatıdır.
Gazetecilik; devletin, başbakanın, komutanın, emniyetçinin, bürokratın, patronun, ilan verenin yaz dediğini yazma, yazma dediğini yazmama sanatı değil; kamu yararı ve halkın bilgilenme hakkı için gerçekleri arama, hakikati gerekirse onların hepsine inat yazabilme zanaatıdır.
Gazetecilik; sadece resmi belge, kontrollü demeç, açık bilgi sunma, katiplik etme işi değil; didikleme, kurcalama, rahatsız etme, açığa çıkarma, soru sorma, perde arkasını bulma, gizliliği yarma, müsaade edilenden daha fazla hakikate ulaşma gayretidir.
Gazetecilik; güçlü konumda bulunanların sözünü dinleme uysallığı değil, daha ziyade güçsüzlerin sesini duyurma, onlara hakikati iletme ve bu amaçla gerekirse güçlüleri huzursuz etme yaramazlığıdır.”
Kim söylüyor bunları?
Usta gazeteci Umur Talu.
Talu’ya katılmamak elde mi? Sonuna kadar haklı. Ancak yukarıda dile getirilen kriterlere uyan gazeteci sayısı her geçen gün azalıyor. Bunun birçok nedeni var. Patron, iktidar, muhalefet, hatta okuyucu bu nedenlerden bazıları.
Türkiye’de iktidarı eleştirenler muhalefetin gözünde ‘kahraman’ oluyor. Muhalefeti eleştiren ‘iktidar yanlısı’ olarak suçlanıyor. Yolsuzlukları didikleyen, kurcalayan ucu patrona uzanır diye frenlenir. Tüm bunlar yanlış olmasına rağmen yine de biraz olsun anlayabiliyorum. Anlamadığım ve şaşkınlık yaşadığım konu ise okuyucuların tepkisidir. Yazılarımızı beğenmeyenler bizi bir anda ‘Öteki’ diye sınıflandırabiliyor. Tarafsızlıktan söz edenler ne zaman aleyhlerine bir yazı çıksa hemen bizleri abonelikle, ilan vermemekle tehdit ediyor. Bunun adı tek kelimeyle ‘beni görme, gerçekleri yazma’ demektir. Yani özetle tarafsız olmamızı isteyenler aslında tarafsızlığımızı tartışmaya açtıklarının farkında değiller. Üzülerek belirtmeliyim ki zihniyet değişmedikçe her zaman birilerinin hedefi, birilerinin de yandaşı olarak suçlanacağız. İşten bundan dolayıdır ki gazetecilik en zor mesleklerin başında geliyor. Daha dürüst, daha objektif, kamu yararı ve halkın bilgilenmesini istiyorsak öncelikle kendimizi sorgulamalıyız. Hadi bugün isterseniz doğrularımızı bir gözden geçirelim.
Trend Haberler

Ali Yılmaz gözaltında

Okulu, Kunduz’da rövanşı kaybetti

Ali Yılmaz’ın tüm mal varlığına el konuldu

Antalyaspor, eski oyuncusu Dario Saric’i yeniden kadrosuna kattı

Deniz Servan Narin öldü mü? Arkadaşları ve yakınlarından haber geldi!

Antalya’da belediyeye yönelik 4'üncü dalga 'rüşvet' operasyonu: 17 gözaltı