Türkiye'de ilk cep telefonu görüşmesi 23 Şubat 1994 tarihinde gerçekleşti
Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ve Başbakanı Tansu Çiller cep telefonundan ilk görüşmeyi yaptılar
Türkiye’ye yenilikler gelir de, Türk insanı saldırmaz mı?
Hepimiz azıcık da olsa gösteriş meraklısı değil miyiz?
“Ben değilim diye” kime megalomanlık yapmasın!..
Üzerinden bayağı geçmiş ama, ben dün gibi hatırlıyorum da, 1995 yılında aldığım cep telefonumla yolda yürürken, konuşmadığım halde telefon kulağımda konuşuyormuş gibi çok yaptım!..
Sırf, “Aaaaa bak bak adamın cep telefonu varmış” desinler diye!..
İlk cep telefonumu 1300 dolara aldım. Ericsson marka falan değildi ancak, Ericsson’un tıpa tıp benzeri Sharp.
Sadece iki tuşundan anlıyorduk. Birisine basıp konuşuyoruz, diğerine basıp konuşmayı kapatıyoruz.
Rehbere girmeye cesaret edemezdik.
Telefonun beynini, meynini karıştırırız neme lazım!.
Bir aylık maaşımı 1 aylık cep telefonu görüşmelerimin faturası için yatırdığımı bilirim.
Sanki anamızı cep telefoncu kovalamış gibi kulaktan düşürmezdik.
Hoş şimdilerde farklı mı?
En küçük bir kafa takıntısı mı baş gösterdi sarıl telefona.
Ama artık hakikaten bıkkınlık geldi.
Bir de telefonunu parmaklayanlar gurubu var. İllet olduğum tipler.
Adam seni ziyarete gelmiştir. Elinde de parmaklanan telefon. Hoş,beş sohbet derken aradan 3 dakikadan fazla geçerse şaşarım.
“Şu an falancanın ziyaretindeyiz.”
“Filanca ile yaptığımız sohbette şunu dedi.”
“Az sonra Korkuteli yolunda olacağız.”
“Emekçileri ziyarete gittim, onların herkese selamı var.”
Abartıyor falan sanmayın bunlar en abartısız olanları. Sohbet ortamında cep telefonundan twet midir nedir ona mesaj yazıp, günlük yaşam saniyelerinin raporunu sanal aleme sunanlar bunlar.
Tuvalet ihtiyacını görürken telefonunun ekranını parmaklayıp, şuan wc’deyim diye yazanın bile olduğunu söylesem şaşılır mı?
Kimse şaşırmasın yeminle var.
“Çağ bilgisayar çağı sen buna uyma gereksimi duymayıp, geri kalmayı tercih ediyorsan biz ne yapalım” denecektir değil mi?
Yukarıda ne demiştik?
“Biz Türk milleti olarak biraz da gösteriş mehillisi değimliyiz?”
“Ben değilim” cevabı gibi, sazan gibi atlayanların tamamının ellerinde İphone midir nedir o parmaklanan telefondan var ve bir yere ziyarete gittiğinde çenesi sana yetişir, gözleri telefonda parmakları parmaklamakla meşguldür.
Yazmak zorunda mısın be arkadaş?
Her gittiğin yerden rapor çıkartır gibi laf üretip, tvet sörfü yapma mecburiyetinde misin?
Bir de, “Ben bugün solumdan kalktım, herkes de solumdan solumdan geliyor gibi oluyor, sonunu hayır getire” diyen yok mu?
De get be.
Bir an, “Sağından kalksan ne yazar” diye cevap vermeye niyetlendim, seviyelilerin seviyesine düşmeyeyim diye düşündüm!..
Düne kadar dağ başında eşek-keçi kovalayanlar, bugün tvet denen yerde bir birlerini kovalıyorlar.
Görmemişin bir parmaklama telefonu olmuş, selam vermekten aciz.
Hadi bazılarını geçtik de, makam mevki sahibi olmuş, boşa geçireceği bir saniyesi dahi olmayan sözüm ona muhteremlere ne demeli?
Kimler telefon parmaklama hastalığına yakalanmamış ki?
Geçenlerde Eski Büyükşehir Belediye Başkanı Hasan Subaşı, Hüsnü Şahin’e telefon jarzı var mı” diye sorunca, Hüsnü ağabey de, “Kalın uçlu mu, ince uçlu mu” cevabı vermiş.
Subaşı da, “Benim telefon İphone” deyince, Hüsnü Şahin bayağı bir düşünmüş o nadir diye. Konuyu öğrenince, “Sen de benim gibi parmaklanan telefon de geç” dedim o da benim gibi aynısını söylüyor artık.
Trend Haberler

Ali Yılmaz’ın tüm mal varlığına el konuldu

Meğer Narenciye’yi Karabulut almış!

Ali Yılmaz dahil 8 kişi cezaevine gönderildi

Antalya’nın köklü kuyumcusu sessizce kapandı: Gökhan Böcek yaktı ve kaçtı

Ali Yılmaz sessizliğini bozdu: ‘İş birliği olsaydı davalık olmazdım’

Antalya’da EDS'lerin devreye gireceği tarih belli oldu