Dün sabah saat sekizi gösterdiğinde büyük bir gürültüyle uyandım.
“Ne oluyor” diye hemen balkona koştum.
Yan binaya yeni bir aile taşınıyordu.
Eşyalar asansörle 6. kata gönderiliyor. Haliyle asansörün sesi bütün bir mahalleyi rahatsız ediyordu. Abartmıyorum, binlerce kişi sabahın erken saatlerinde güzel uykusundan uyandırıldı. Hem de bir Pazar günü.
Evi taşıyan işçiler ise 6. katta olunca yerde olanlara seslerini duyurabilmek için bağırmak zorunda kalıyordu. Asansörün gürültüsüyle, işçilerin gürültüsü birbirine karışınca dayanılmaz bir hal alıyordu. Bu arada asansörün kurulması için de yol kapatılmıştı.
Saat 12’de işyerine geldiğimde halen ev taşıma işlemi sürüyordu. 4 saat dayanabildiğim işkenceye çevredeki vatandaşlar daha fazlasına katlanmak zorunda kaldı.
Evet, bir Pazar günü, üstelik de Konyaaltı’nda yaşanan basit bir ev taşıma yüzünden binlerce kişi rahatsız ediliyor. Taşımacılık yapan firma kimseyi takmadan sabah yolu kapatıp asansörü kuruyor. Yetmiyor işçiler birbiriyle bağırarak konuşuyor. Ne bir kurum, ne bir kuruluş ortaya çıkıp, “Bugün Pazar. Herkesin dinlendiği gün. Bu saatte bunu yapamazsınız” demiyor, diyemiyor. Olanda vatanda oluyor.
Bu olaylar bu kadar basit olmamalı. Yetkililer hemen devreye girmeli. Bunu Valilik mi yapar, belediye mi yapar bilmem. Ancak birilerinin mutlaka devreye girmesi gerekir. Yaz mevsiminin gelmesiyle başlayan inşaat yasağına bu tür çalışmaların da dahil edilmesi gerekir. Her isteyen ortaya çıkıp bunu yapmamalı. Bu tür işlerin bir saati ve zamanı olmalı. Gürültü yapmadan, çevre insanının rahatsız edilmeden yapılması gerekir.
İnanın bana hergün buna benzer yüzlerce olay yaşanıyor. Maalesef çok bilinçli bir toplum olmadığımız için haksızlığa başkaldırmıyoruz. Biz sessiz kaldıkça yetkililer de sessiz kalıyor. Dolayısıyla isteyen istediğini yapıyor.
Bu anlattıklarımı Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde yapamazsınız. İlk olarak çevredeki insanlar karşı çıkar. Ancak bunların hiçbirine gerek yok. Zira sistem oturtulmuş. Hafta sonları yüksek sesli çalışmalara öğle saatlerine kadar izin verilmiyor. Böyle bir girişimde bulunanlara anında devletin kolluk kuvvetleri müdahale ediyor.
Peki bizim onlardan ne eksiğimiz var. Biz neden kendi evimizde rahat bir hafta sonunu geçiremiyoruz. Üstelik de bütün Avrupalıların akın ettiği Antalya’da bunu başaramıyoruz.
Bunu bize çok görenler utansın.