Ben dünya kenti Antalya’da yaşıyorum..

Çocuklarım Allah izin verirse Antalya’da yaşamaya devam edecek.

En büyük arzum da, torunlarımın Antalya’da yaşadığını görebilmek.

Onları yemyeşil bir Antalya’nın, mis kokan parklarına götürüp, gönüllerince eğlendiğine tanıklık etmekten başka ne beklentimiz olabilir ki?

Peki böyle bir Antalya’yı kim bize sunar?

Geçmişi geleceğinin garantisi olduğunu söyleyen Menderes Türel mi?

Yoksa son 5 yılına bakılıp, tekrar milletten oy isteyen Mustafa Akaydın mı?

Merak ediyorum da, Antalya’nın daha da önemlisi Antalya’da yaşayan bizlerin sabredecek daha ne kadar zamanımız kaldı?.

Önceki gün AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Menderes Türel’in projelerini tanıttığı toplantıdaydım..
Türel sözlerine, “Biz 2004-2009 yılları arasında Antalya’ya hizmet yağmuru yağdırdık” diye başladı.

“Antalya yatırıma, projeye doydu. Bir bakın, bir hatırlayın, Kaleiçi, Cumhuriyet meydanı, Atatürk parkı, köprülü kavşaklar, arıtma tesisleri, Antalya girişlerinin ağaçlandırılması, yeni yollar hepsi bizim icraatımız, bizim hizmetimiz. Biz Antalya’nın altyapısını yaptık, biz Antalya’yı selden kurtardık. Biz şehir merkezine turist getirdik. Biz modern toplu ulaşımı başlattık. Halk ekmeği biz kurduk. Suyu biz ucuzlattık. Bizim sloganımız az laf, çok iş oldu. Peki bizden sonra, bu beş yılda Antalya’da ne oldu?” diye devam etti.

Oradakiler hep bir ağızdan haykırdı:

“Yalan, dolan, iftira, kavga, laylaylom, çok laf, ama az iş” diye..

Millet kimin ne olduğunu biliyor bilmesine de.,

Yüzleri dahi kızarmadan bir yığın yalanla tekrar oy istemek için vatandaşın karşısına çıkanların yüzleri dahi kızarmıyor..

Türel’in Mega Projelerini sine vizyondan izlerken bu kentte yaşıyor olmanın ne denli büyük bir onur olduğunu bir kez daha hissettim.

Kendimin Antalya şehrinin ikametçisi olarak ne ayrıcalıklı olduğu hissine kapıldım.

Türel, “Kaybedilecek bir 5 yıl daha yok” derken, oradakilerin avuçlarının içlerini patlatırcasına alkışlamaları gösterdi ki.,

Çok çekti be Antalya çok..

5 yıldır Turist şehir merkezine gelmiyor.

Turizm çalışanı 4-5 ay işsiz yeterince kazanamıyor. Turizm durunca ticaret duruyor.

Kışın hava kirliliği var. Trafik çilesi var. Karanlık caddeler var.

Akşamları şehir merkezinde insan var mı?

Yok, yok, yok.

Ne var?

Biraz yağmur yağınca göl olan caddeler var.

Ne çektin be Antalya?

Mega projeleri dedik ya.,

Türel göreve gelsin ben birisi hariç hepsinden geçtim.

Boğa çayı projesini hayata geçirsin, Antalya’ya gelen turist Boğa çayını görebilmek için her türlü yolu dener..

Kaldı ki, Menderes Türel’in geçmişi geleceğinin garantisi ya.,

Verdiği her sözün altına imzasını atıp, hepsini tek tek tutmasıyla bilinen Türel’in, “Ben yaparım” dediği hiçbir şey ile ilgili bu milletin en küçük tereddüdü dahi yok.

Çünkü bu kentin yaşayanları, “100 bin kişiye iş” vaadini verip, sonrasında,  “Bir sıfırı fazla atmışlar” diyen yalancı oy avcılarını da yakinen biliyor da ondan..