‘Köşe’min bu başlığını, meslekte ilk yıllarımda yazı işleri müdürlüğümü yapan İbrahim Akkaya kullanmıştır.
Hem de kendi yazdığı gazetesinde ve birkaç gün önce.,
İbrahim Akkaya üstat önceki gün benim de kullandığım bu başlık altında yazdığı yazıda şöyle bir ifadeye yer vermiş;
“1989 yerel seçimleri öncesinde Antalya’da bir ilki yapmış, o yıllarda Antalya’nın tek ofset gazetesi olan Yeni İleri’de belediye başkan adaylarını bir masa etrafında toplamıştık.
Konyaaltı Caddesi’ndeki Gaziantep Restoran’daki başkan adayları zirvesinin yıldızı da CHP Belediye Başkan Adayı Malik Günal’dı..
Günal, o seçim dönemine kadar Antalyalıların pek fazla tanımadığı, genelde Elmalı’da oturan Hasan Subaşı’na ‘Konak Çocuğu’ yakıştırması yapmış, 1989 yerel seçimlerinin de en çok akıllarda kalan sözü de bu olmuştu.”
Akkaya’nın yazdığı makaleyi pür dikkat okudum da, bizzat yaşadığım o günleri acaba ben mi hatırlamıyorum düşüncesiyle akil adamlar olarak kabul ettiğim birilerini arama gereği hissettim.
Her ne kadar bazı fosil olmuş muhteremlerce kabul görmese de, gazetecilik mesleğine 30 yılını vermiş birisi olarak gerçek CHP’li olarak tanıyıp, geçmişi en iyi bilenlerden olarak gördüğüm Recep Durmasür’ü telefon ile arayıp, İbrahim Akkayı’nın yer tarifinde bulunduğu mekanı sordum.
“O tarihte öyle bir mekan var mıydı ben hatırlamıyorum” gibi bilmediği bir şey ile ilgili mükemmel bir cevap verdi.
Taaa Gündoğmuş’taki gerçek CHP’lilerden birisini aradım.
Bazı fosiller benimle aynı fikri paylaşmayabilir ama, doğru söylemekten asla çekinmeyip, iğneyi başkasına batırdığında çuvaldızı da elinden asla bırakmadığına çok kişinin şahitlik ettiği Abdullah Kıldan’a aynı soruyu yönelttim.
“Konyaaltı sahilinde öyle bir mekan var mıydı yok muydu kesin olarak bilmiyorum” dedi ve telefonu kapattı.
O dönemki Antalya Belediyesi’nin CHP’li adayı Malik Günal’ın, “Konak Çocuğu” yakıştırmasını yaptığı o çocuğu aradım!..
Yani Hasan Subaşı’nı.,
“O tarihte böyle bir organizasyonu hayal meyal hatırlıyorum. Hatta Malik Günal’ın hakkımda yaptığı yakıştırmayı da çok iyi hatırlıyorum da, mekanı anımsayamadım” cevabını verdi.
Ve.,
İbrahim Akkaya’yı aradım. “Bak ağabey. Bugünkü köşe yazında demişsin ki, 1989 yerel seçimleri öncesinde Antalya’da bir ilki yapmış, o yıllarda Antalya’nın tek ofset gazetesi olan Yeni İleri’de belediye başkan adaylarını bir masa etrafında toplamıştık. Konyaaltı Caddesi’ndeki Gaziantep Restoran’daki başkan adayları zirvesinin yıldızı da CHP Belediye Başkan Adayı Malik Günal’dı.”
“Ya ağabey, 1989 yılındaki Antalya’nın tek ofset gazetesi Yeni İleri’nin sahibi kimdi? O ismi telaffuz edebilmek senin için bu kadar mı zordu?” diye sordum.
“Valla hiç aklıma gelmedi Vedat” demez mi?
Yıllarını gazeteciliğe vermiş bizlerin, gerçekleri halı altına süpürge etmemiz bu kadar mı kolay ki?
Ne yaptı sana 1989 yılındaki Antalya’nın tek ofset gazetesinin sahibi ve senin de patronluğunu yapan Menderes Türel de, ismini zikretmen sana azap geliyor ki?
O 27 yıllık süreci en iyi bilenlerden birisi olarak Türel senin elinden tutmuş kişidir. Hem de 2 kez. Hem de en zor günlerinde. Hatta benim, “Bırak bu nankörü ağabey, yardım etme” söyleminde bulunduğum dönemde.
O izin vermeseydi, sen o toplantıyı yapabilir miydin de bugün Konak Çocuğu’nu küçümseyerek yazı yazabilirdin ki?
“Yazında belirttiğin üzre, Konyaaltı Caddesi üzerinde evet o tarihte bir tane restoran vardı, o da Develi idi” dedim İbrahim Akkaya’ya.
“Hay Allah doğru söylüyorsun” cevabını verdi.
Akıllarını almış bir restoran ismi varsa yoksa o.
Her türlü ücretsiz karın orada doyurulur.
Sütlü mevlitler orada yapılır.
27 yıl önceki bir konudan bahsedilecek alakası olmayan bir mekan ismi verilerek yaşanmış gibi hikaye yazarlığı.
İster, “Boynuz kulağı geçti” diye kabul et İbrahim ağabey, istersen de, “Peşime takılmış dedektif misin be adam” diye söylen.
Yüzüne de söylediğim gibi oldu mu 2-0..
Emel Ay meslektaşımız geçtiğimiz pazartesi günü hakkın rahmetine kavuştu ve onu ebediyete seven dostları olarak hep birlikte uğurladık. O uğurlama töreninde hoca dedi ki, “Hiç kimse öbür dünyaya bir şeyler götürmüyor.”
Kaldı ki, yere göğe sığdıramadığın rahmetli Malik Günal yerine o dönem İrfan Sancalı CHP adayı olmuş olsaydı, belki de bugün Hasan Subaşı diye birisi bu kentte belediye başkanlığı yapmamış olacaktı.
Allahtan ki Malik Günal olmuş rakibi de, bu kentin 10 yıllık süreçte Hasan Subaşı sayesinde neler gördüğünü en iyi bilenlerden birisi sensindir İbrahim ağabey.
Hatırlamayacak kadar da nankör değilsindir..