Eskişehirspor yenilmiş…

Mersin İdmanyurdu yenilmiş…

Kayserispor yenilmiş…

Haliyle Sivasspor umutlanmış.

Antalyaspor maçı kendisi için ölüm-kalım niteliğinde.

Ya yenilip “Benden bu kadar” diyecek, ya da “Pes etmek yok” deyip son nefese kadar savaşacak.

İşte böyle bir atmosferde başladı maça Sivasspor.

Ancak ligde kalmak için Sivas’ta bir canlılığın olduğunu söylemek güç. Deyim yerindeyse Süper Lig’i silmişler kafalarında. Caddelerini, sokaklarını gezdiğimiz kentte heyecan görmedik.

Durum böyle olunca tribünler de boş kaldı. Tribünlerin neredeyse 3’te ikisi boştu.

Geçtiğimiz hafta Rizespor’u yenerek ligde kalma umutlarını iyiden iyiye güçlendiren Antalyaspor ise “küme düşme” kelimesinden kurtulmak umuduyla başladı maça. Ancak karşılaşma boyunca adeta ecel terleri döktü. 90 dakika boyunca Antalyaspor’un tek şutu yokken, Sivasspor ise, abartmıyorum 8-9 net pozisyondan yararlanamadı. Antalyaspor açısından mahkum futbol son düdüğe kadar sürdü.

Özetle iki takım açısından önemli bir maçtı. Haftanın en kritik karşılaşması da diyebiliriz. Sivasspor oynadı, Antalyaspor direndi. Sonuçta iki takım puanları paylaştı. Bazen iyi oynamadan da puan almak çok önemli. Antalyaspor işte bunu başardı. Bu da Antalyaspor’un derin bir nefes daha almasını sağladı.

Son olarak “Eto’o’nun neyi var” diye sormak istiyorum. Yolculuk boyunca moralsiz gözüken yıldız oyuncu, maçta da tek olumlu hareket yapmadı, isteksiz gözüktü. Acaba neden?