Adamın birisi çıkıyor, ?Falanca kişi bana şöyle yaptı, böyle etti, şu şekilde beni mağduriyete götürdü? içerikli mesaj yazıp, en sonuna da, ?Bunları yazabilecek delikanlı gazeteci arıyorum? eklemesinde bulunup, ?Bu mesajı 2 bin kusur kişiye geçtim? ibaresini de belirtip, mesajlar geçiyor.
Tehdit edildiğini, dolandırıldığını, mağdur edildiğini söylüyor, kendisinin ensesi kalın siyasetçi dostları olmadığını vurgulayıp, Büyükşehir Belediyesi?nden kişi ismi vererek, onlardan can dostum diye bahsediyor.
25 yıllık bir gazeteci olarak çok ender yaptığım bir şeyi yaparak, buradan isim vermeden bugün bir yazı yazıyorum. Çünkü isim yazarak söz konusu şahsı kahraman yapmaya kesinlikle niyetli değilim de ondan.
Zira o muhteremi az çok tanır, ?Bu mesajı 2 bin kusur kişiye geçtim? dediği mesajının içerisinde de isim vererek belirttiği kişilerin çoğu, benimde yakinen dostum olur.
?Nedir bu? sorusunun cevabını bulabilmek adına, yaptığım araştırma neticesinde bizim için, ?Bunu yazacak delikanlı gazeteciler vardır herhalde.? yüklemesi yapan muhtereme söyleyebileceğim tek sözüm kalıyor.
Hadi ordan, hadi.
Gazetecinin işi gücü yok, kim kimi dolandırmış, kim kimin gözü cebinde, sokak dedektifliği yapacak öyle mi?
O zaman biz icra dairelerinin, hukuk mahkemelerinin önünden ayrılmayalım.
Bunu yapmayan da, paraları tıkır tıkır kazandığında, gönlü sefa içerisinde olduğunda gazetecinin G harfinden bile bahsetmeyen muhterem veya muhteremlerce delikanlı gazeteci sınıflarına dahil edilmeyecek ha.
Hadi ordan hadi.
Türkiye hukuk devleti.
Sen dolandırıldın mı?
Bu ülkenin savcıları var, hakimleri var.
Hatta Emniyetin Dolandırıcılık Şube Müdürlüğü?nde görevli polisleri de.
Tehdit mi edildin?
Yaparsın şikayetini, gider hakkını ararsın.
Haksızlığa uğradın ve o hakkını kişi yada kişilerden mi alamıyorsun?
Adli makamlar senin için var.
Sen bunları yapmayacaksın, ?Benim söylediklerimi yazabilecek, hakkımı sonuna kadar arayabilecek delikanlı gazeteciler var mı? diye, aklın sıra Antalya?da delikanlı gazetecilerin olmadığı vurgulamasını yapacak, tahrik etme yoluna gideceksin ve bu mesleğe 25 yılını veren birisi olarak benim delikanlı olup olmadığım, senin belirlediğin sınavından geçerek belli olacak öyle mi?
Hadi ordan hadi.
Sizin gibilerin önüne düşüp, icra takipçiliği yapanlar yüzünden bizim meslekte delikanlı gazeteci aranır oldu.
Ama artık bu tahrikar, duygu sömürüsü içerikli, mağduriyet bahaneleriyle yük tutabilme tuzaklarına düşme zamanı çoktan geçti.
Sayenizde az da olsa akıllandık.
Akıllanmayanlar, alıştıklarından olsa gerek, muhkeme kapılarını aşındırmaya devam edebilirler.
Sen kimsin de, benim delikanlı gazeteci olup olmadığımı kendi terazinde ölçmeye kalkıyorsun ki?
Ve bir uyarıyı mecbur kalıyorum.
Lütfen.,
Resmiyette hiçbir hakkı, hukuku ve alacağı olmadığı halde, mağduriyetinden bahsedip, karşınızda o anlık boynunu bükenlerin önüne düşüp, gerçekleri bilmeden serçe parmağınızı dahi kıpırdatmayın.
Çünkü Türkiye bir hukuk devletidir ve bu ülkenin hukukçuları vardır.
 ?Delikanlı gazeteci? vurgulamasını yapan muhterem, niçin ?Delikanlı hukukçu? arıyorum diyemez?